Türkiye İç Denetim Enstitüsü Kurucu ve Onursal Başkanı

104 yıl önce 23 Nisan 1920 tarihinde Ankara'da 'Türkiye Büyük Millet Meclisi' açılmış, milletin egemenliği ilan edilmiştir.

Türk milletinin iradesini temsil eden Türkiye Büyük Millet Meclisi'nin açılması ile 'Milli Egemenlik' ilkesinin kurumsallaşması adına önemli bir adım atılmıştır.

Milli mücadelenin yönetildiği, milli egemenlik düşüncesinin gerçekleştirildiği, cumhuriyetin ilan edildiği TBMM'nin ulusal bağımsızlık destanımızın tarihinde anıtsal anlam ve değeri bulunmaktadır.

TBMM; Mondros Mütarekesi ile tarihten silinmek istenen bir milletin yedi düvele karşı ilelebet varlığını haykırdığı, geleceğini inşa ettiği tarihin kurumsal ifadesidir. Muzaffer ve devrimci bir liderin milleti ve ordusuyla kazandığı zaferlerin taçlandığı yerdir. Hayallerinden asla vazgeçmeyen inançlı, tutkulu ve coşku dolu yurtsever insanların ilham veren, gelecek için hayalleri olan herkese, bu hayalleri gerçekleştirmede güven ve cesaret veren, yol gösteren öykülerinin bulunduğu tarihi kurumsal bir değerdir. Cumhuriyetimizi ilelebet payidar kılacak değerlerimizin mevcut olduğu hafızadır.

TBMM'nin açılışı, bir milletin istiklali ve istikbali için Cumhuriyete giden yolda bir milattır.

23 Nisan, taşıdığı anlam ve değerin bir ifadesi olarak gelecektir.

Gazi Mustafa Kemal Atatürk, ülkenin geleceğinin çocukların elinde olduğunun bilinciyle 23 Nisan 1929 tarihinde 'Bu bayramı Türk çocuklarına armağan ediyorum' diyerek TBMM'nin açılış sevincini çocuklarla paylaşmıştır.

Cumhuriyetimizin kurucu lideri Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ün, gelecek nesillere verdiği önemi ifade eden sözlerini hatırlayalım.

'Küçük hanımlar, Küçük beyler! Sizler hepiniz geleceğin bir gülü, yıldızı ve ikbal ışığısınız. Memleketi asıl ışığa boğacak olan sizsiniz. Kendinizin ne kadar önemli, değerli olduğunuzu düşünerek ona göre çalışınız. Sizlerden çok şey bekliyoruz.' sözleriyle çocuklarımızın geleceğin umudu ve mimarı olduklarını ifade etmektedir.

'Çocuklar her türlü ihmal ve istismardan korunmalı, Onlar her koşulda yetişkinlerden daha özel ele alınmalıdır.'

'Çocuklar geleceğimizin güvencesi, yaşama sevincimizdir. Bugünün çocuğunu, yarının büyüğü olarak yetiştirmek hepimizin insanlık görevidir.'

'Çocuk sevgisi insan sevgisi için bir ihtiyaçtır.'

'Büyük başarılar, değerli anaların yetiştirdikleri seçkin çocukların yardımıyla meydana gelir.'

'Türkiye Cumhuriyetinin, özellikle bugünkü gençliğine ve yetişmekte olan çocuklarına hitap ediyorum: Batı senden, Türk'ten çok geriydi. Manada, fikirde, tarihte bu böyleydi. Eğer bugün batı teknikte bir üstünlük gösteriyorsa, ey Türk Çocuğu, o kabahat da senin değil, senden öncekilerin affedilmez ihmalinin bir sonucudur. Şunu da söyleyeyim ki, çok zekisin!.. Bu belli. Fakat zekanı unut!.. Daima çalışkan ol!'

Bugün, Cumhuriyet'in evlatları olarak bizlere düşen sorumluluk; Ata'mızın, atalarımızın kurduğu ve emanet ettiği Cumhuriyet'i ilelebet payidar kılmaktır. Bu sorumluluğumuzun gereğini yerine getirmenin güvencesi; Bilim ve aklın rehberliğinde, değerlerimizden aldığımız güçle, çağdaş uygarlık seviyesi üzerine çıkma idealimizin verdiği ilhamla yarının insanı olmak için çalışan, çalışkan, geleceğine sahip çıkan, kadına, çocuğa değer veren, toplum için değer üreten genç fikirli insan olmaktır.

Dün, ilk mecliste savaş ve yokluk içinde yarına çıkış arayışı, bugün alın teri ve el emeği yerine akıl teri ile hızla gelişen bilgi toplumunun şekillendirdiği, geleceğe ortak olmak için yarının insanı olmayı gerektiriyor.

Cumhuriyetimizin her yaşta çocukları olarak, Türkiye Cumhuriyeti, bizlerin hayal gücünde ve akıl terimizde yükselecek ve sonsuza dek yaşayacaktır.

23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramımız Kutlu Olsun!

Umutsuzluğun hakim olduğu koşullarda umut olan, Anadolu topraklarında umudu yeşerten yarının insanı olan Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ün, vatan ve cumhuriyet uğruna hayatını adayan güzel insanların aziz hatıraları önünde saygıyla eğiliyor, sevgi, saygı, şükran ve minnetle anıyorum.

Ruhları şad olsun!

Yaşasın Türkiye Cumhuriyeti!