Kişinin güvenlik duygusunu, dünya görüşünü ve çevresindeki insanlara güvenme ihtiyacını sarsan olaylara travmatik olaylar denir. Fiziksel yaralanmalar, kazalar, olaylar veya doğal afetler kişide travmaya yol açabilir. Bazen psikolojik açıdan alınan zararlarda travma oluşturabilir. Kişilerde travmanın oluşması için o olayı şahsen yaşamak veya ondan zarar görmek gerekmez.

Büyük travmalar olarak savaş, terör saldırıları, silah veya bıçakla yaralanmalar, taciz ve tecavüz olayları, işkenceye uğrama, deprem, sel, tsunami, yangın gibi afetler, araba, uçak ve tren kazaları sayılabilir. 

Hayatımız boyunca travmatik olaylar yaşama veya bunlara tanık olma riskimiz vardır. Bunlar zamanla zihinsel ve duygusal açıdan bizi etkilemeye başlar. Ancak insan beyni bu tür olumsuz durumlarla başa çıkma ve sonrasında iyileşme eğilimindedir. Bu aşamada yapılması gereken ilk şey olayı veya durumu kabul etmektir. Yaşanan durumu inkar etmek fayda sağlamaz. Duygusal destek aramak, deneyimleri paylaşmak taşınan yükü hafifletir. 

Kendimize özen göstermek, zaman ayırmak tabiri caizse salmamak gerekir. Düzenli uyku, aktivite oluşturma, beslenme rutini dışına çıkma ruhsal yönden iyi hissetmemizi sağlar. 

Kendimize güçlü olduğumuzu hatırlatmak, kendimize güvenmek, yaşanan her ne ise suçlusu olmadığımızı kabul etmek bu süreçte destekleyicidir. Kendimizi takdir etme, pozitif içsel konuşmalar yapma ruhumuzu besler. Duygularımızı saklamak yerine ifade etmek, kabuğumuzdan çıkmak travmanın olumsuz etkilerini azaltır. Bu süreçte kendimize sabır göstermek önemlidir. Travmayı atlatma süreci bir anda gerçekleşmez. Bu başa dönüşlerle geçen bir aşamadır. Dayanıklılık göstermek gereklidir. 

Sosyal destek almak, çevremizden izole olmamak iyileşme sürecini hızlandırır. Her bireyin yaşanılan travmaya göre olaylarla başa çıkma hızı ve süreci farklıdır. Bu nedenle her travmanın iyileşme yolu da farklıdır. Yaşanan travmalar sonrasında kişi hayatını yeniden inşa eder. Bu süreç elbette sancılıdır. Ancak önemli olan kişinin kendine şefkat göstermesi ve hayatın sonu olmadığını bilmesidir.