0

Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi ile ilgili Anayasa değişikliklerinin, adına her ne kadar referandum deniliyorsa da gerçekte ise plebisit olan oylamanın resmi olmayan sonuçlarına göre kabul edildiği görülüyor. Çünkü geçerli oyların yarısından çoğu 'Evet' ise, Anayasa değişikliği Türk Milleti tarafından kabul edilmiş oluyor.

Niçin referandum oylamasının plebisit oylamaya dönüştüğünü açıklamakta yarar var. Anayasa hukuku doktrininde referandum demokratik bir usuldür. Plebisit ise antidemokratik bir yöntemdir. Referandumda halk etkendir. Serbestçe toplantılar yapabilir. Serbestçe fikrini söyleyebilir. Korku üretme potansiyeli olan olağanüstü hal rejimi değil korku üretmeyen normal hukuk cari olur. Devlet imkanları bir taraf lehine kullanılmaz. Radyo ve televizyonlar orantısız biçimde bir taraf lehine yayın yapmaz. Gazeteler bir taraf lehine yayın yapmaya zorlanmaz. Referandumda bir sorun veya bir metin oylanır. Plebisitte ise kişi oylanır ve halk edilgendir.

Radyo ve televizyonlar bir taraf lehine neye dayanarak böyle orantısız yayın yapma hakkına kavuştu? Bunu da açıklayalım.

Seçimlerin Temel Hükümleri ve Seçmen Kütükleri Hakkında Kanunun 55/A maddesi var. Bu maddeye göre seçimlerin başlangıç tarihinden oy verme gününün bitimine kadar özel radyo ve televizyon kuruluşları yapacakları yayınlarda; kamuoyunun sağlıklı ve serbestçe oluşabilmesi için tek yönlü, taraf tutan yayın yapmamak ve bir siyasi partinin, grubun, çıkar çevresinin, inanç veya düşüncenin menfaatlerine alet olmamak zorundadırlar. Yüksek Seçim Kurulu belirtilen bu hususları dikkate alarak özel radyo ve televizyonların yayın ilkelerini belirlemekte 55/A maddesi gereğince görevli ve yetkilidir. Söz konusu Kanunun 149/A maddesi de yayın ilkelerine uymayan özel radyo ve televizyonlara uygulanacak cezaları belirlemektedir. YSK yayın ilkelerine uymayan radyo ve televizyon kuruluşlarının yayınlarını 5 günden 15 güne kadar durdurabilmektedir.

Bakanlar Kurulu 687 sayılı Olağanüstü Hal Kapsamında Bazı Düzenlemeler Yapılması Hakkında Kanun Hükmünde Kararnamenin 10 uncu maddesiyle, belirlenen yayın ilkelerine aykırı davranan özel radyo ve televizyonlara verilecek cezayı öngörün 149/A maddesini yürürlükten kaldırıyor. Böylece Seçimlerin Temel Hükümleri ve Seçmen Kütükleri Hakkında Kanunun 55/A maddesi zımnen ortadan kaldırılmak suretiyle işlevsiz hale getiriliyor. Bu değişiklik de güya 15 Temmuz darbesiyle ilişkili ve olağanüstü halin gerekli kıldığı bir konu olduğu için yapılıyor. Anayasa Mahkemesi bu kararnamelerle ilgili verdiği kararlar sonucu, yetkisi olmayanların oluşturduğu bir hukuksuzluk ortaya çıkmış oluyor. Bu tür uygulamalar kuşkusuz hukuk devleti ilkesine büyük zarar veriyor.

Gelelim şimdi ne olacağına. Referandumda kullanılan bazı oyların geçersiz sayılması ve diğer bazı konularda YSK'a yapılan itirazlar incelenecek ve kesin bir karara bağlanacak. Kesin sonuç 10 veya 12 gün sonra YSK kararı olarak Resmi Gazetede yayımlanacak. Bu kararda; 16 Nisan 2017 Pazar günü yapılan halkoylaması sonucu Türkiye Cumhuriyeti Anayasasında yapılan değişikliğin Türk Milleti tarafından kabul edilmiş olduğuna ve Resmi Gazetede ilanına ve kamuoyuna duyurulmasına karar verildiği belirtilecektir.

Kabul edilen Anayasa metni Resmi Gazetede yayımlanınca bu metnin bazı hükümleri yayımla birlikte, bazıları TBMM ve Cumhurbaşkanlığı seçimlerine ilişkin takvimin başladığı tarihte, diğer hükümleri ise TBMM ve Cumhurbaşkanlığı seçimleri sonucunda Cumhurbaşkanının göreve başladığı tarihte yürürlüğe girecektir.

Anayasa değişikliğini içeren Kanunun Resmi Gazetede yayımı tarihinde yürürlüğe girecek hükümleri şunlardır:

1- Yargı yetkisi mahkemelerce aynı zamanda tarafsız olarak kullanılacak.(m:9)

2- Milletvekili seçilme yaşının 18'e düşürülmesi ve milletvekili seçilebilmek için askerlik hizmetinin yapılmış olmasına gerek kalmaması.(m:76)

3- Cumhurbaşkanı isterse siyasi bir partiye üye olabilecek. Bunun sonucu olarak da genel başkanı da olabilecektir.(m:101)

4- TBMM genel seçimlerinden önce görevlerinden çekilen ve bağımsızlardan atanan Adalet, İçişleri ve Ulaştırma bakanları, bundan sonra görevlerine aynen devam edecek ve yerlerine bağımsız atanmayacaktır.(m:114) Anayasanın bu maddesinin sadece 2 ve 3 üncü fıkraları 2019 a kadar yürürlükte kalıyor. Diğer hükümleri kalkıyor. Bu madde üzerinde kamuoyunda bir tartışma yaşanmadı. Aşağıda bu konu tekrar değerlendirilecektir.

5- Bundan sonra milletvekili genel veya ara seçiminden önceki veya sonraki bir yıl içinde yapılması gereken mahalli idareler organlarına veya bu organların üyelerine ilişkin genel veya ara seçimler milletvekili genel veya ara seçimleriyle birlikte yapılmayacaktır.(m:127)

6- Disiplin mahkemeleri dışında askeri mahkemeler kurulamayacak. Ancak savaş halinde, asker kişilerin görevleriyle ilgili olarak işledikleri suçlara ait davalara bakmakla görevli askeri mahkemeler kurulabilecek.(m:142)

7- Bundan sonra askeri mahkemeler olmayacak.(m:145)

8- Anayasa Mahkemesinin 17 olan üye sayısı 15 olacak. Askeri Yargıtay'dan 1 ve Askeri Yüksek İdare Mahkemesinden gelen 1 üye artık Mahkemede görev alamayacak.(m:146)

9- Askeri Yargıtay, Askeri Yüksek İdare Mahkemesi Başkan ve üyeleri ile Başsavcıları ve Jandarma Genel Komutanı görevleriyle ilgili suçlardan dolayı, bundan böyle Yüce Divan sıfatıyla Anayasa Mahkemesinde yargılanmayacaklar.(m:148)

10- Anayasa Mahkemesi Genel Kurulu, Mahkeme Başkanının veya Başkanın belirleyeceği Başkanvekilinin başkanlığında en az 12 üye ile toplanabiliyordu. Bundan sonra 10 üye ile toplanabilecek.(m:149)

11- Bundan böyle' Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulunun' adı 'Hakimler ve Savcılar Kurulu' olacak.(m:154,155)

12- Askeri Yargıtay olmayacak, kaldırılacak.(m:156)

13- Askeri Yüksek İdare Mahkemesi olmayacak, kaldırılacak.(m:157)

14- Askeri yargının bitmesi nedeniyle askeri yargı mercileri arasındaki görev ve hüküm uyuşmazlıkları söz konusu olmayacağından, bu husus Uyuşmazlık Mahkemesinin yetkisinden çıkarılmıştır.(m:158)

15- Hakimler ve Savcılar Kurulu yeniden yapılandırılacaktır.(m:159)

16- TBMM'nin 27 inci Yasama Dönemi milletvekili genel seçimi ve Cumhurbaşkanlığı seçimi 3.11.2019 tarihinde birlikte yapılacak. Ancak, Meclis seçim kararı alırsa 2019 dan önce seçim birlikte yapılabilecektir.(Geç.md:21-A)

17- Anayasa değişikliğinden kaynaklanan uyum ile ilgili düzenlemeler 6 ay içerisinde gerçekleşecektir.(Geç.md:21-B)

18- Hakimler ve Savcılar Kurulu üyeleri en geç 30 gün içinde seçilirler ve Kanunun Resmi Gazetede yayımından sonraki 40 ıncı günü takip eden iş günü görevlerine başlarlar. Kanun Resmi Gazetede yayımlanınca üye olmak için TBMM Başkanlığına 5 gün içinde başvuruların yapılması gerekir.(Geç.md.21-C)

19- Askeri Yargıtay ve Askeri Yüksek İdare Mahkemesinden Anayasa Mahkemesi üyeliğine seçilmiş bulunan kişilerin herhangi bir sebeple görevleri sona erene kadar üyelikleri devam edecektir.(Geç.md.21-D)

20- Kaldırılan Askeri Yargıtay, Askeri Yüksek İdare Mahkemesi ve askeri mahkemelerin hakimleri 4 ay içinde tercihleri ve müktesepleri dikkate alınarak Hakimler ve Savcılar Kurulunca adli veya idari yargıda hakim veya savcı olarak atanabileceklerdir.(Geç.md.21-E)

21- Seçim Kanunlarında yapılacak değişiklikler, yürürlüğe girdiği tarihten itibaren 1 yıl içinde yapılacak seçimlerde uygulanmamaktadır. Ancak, seçim kanunlarında yapılacak değişikliklerden sonra bir yıl içinde ilk milletvekili genel seçimi ile Cumhurbaşkanlığı seçimi yapılsa bile söz konusu değişiklikler uygulanabilecektir.(Geç.md:21-H)


Şimdi de Anayasanın 114 inci maddesinde yapılan değişikliğe bakalım: Anayasanın bu maddesi Geçici Bakanlar Kurulunun nasıl oluşacağı ile ilgilidir. Normal milletvekili genel seçiminden önce sadece Adalet, İçişleri ve Ulaştırma Bakanları görevlerinden ayrılıyor, yerlerine Meclis içinden veya dışından bağımsızlardan bakan atanıyor. Diğer bakanların görevleri devam ediyor. Ancak, 2019' daki seçimlere kadar Başbakanın istifa etmesi veya güvensizlik oyu ile düşürülmesi halinde yeni bakanlar kurulu 45 gün içinde oluşmazsa Cumhurbaşkanı Meclis Başkanı ile danışarak, seçimlerin yenilenmesine karar verebiliyor. Bu durumda Cumhurbaşkanı, geçici Bakanlar Kurulunu kurmak üzere bir Başbakan atıyor.

Geçici Bakanlar Kuruluna; Adalet, İçişleri ve Ulaştırma bakanları Türkiye Büyük Millet Meclisindeki veya Meclis dışındaki bağımsızlardan olmak üzere, siyasi parti gruplarından, oranlarına göre üye alınır.

Maddede yer alan diğer hükümler hemen kaldırılıyor. Onlar da şunlar: Oranları TBMM yapıyordu. Cumhurbaşkanı yapacak. Güvenoyu söz konusu değildi. Bu hüküm de kaldırıldığı için güvenoyu gerekecek. Geçici Bakanlar Kurulu 5 gün içinde kuruluyordu. Bu da kaldırıldı. Normal seçimlerde belirtilen 3 bakan artık değişmeyecek, ama seçim kararı alınırsa değişecek.

Bu maddede yapılan değişikliğin amacını anlamak mümkün değildir. Bence bu madde ya aceleye getirildi, ya da gizli bir amaç söz konusudur.