Son yıllarda nereye baksanız birileri gülerken birilerinin ağladığını görürsünüz. Bu durumdan etkilenmemek mümkün değil. Bu duruma kayıtsız kalmak mümkün değil. Bu kadar adaletsizlik olamaz, bize böyle öğretilmedi. Ne manevi ne de maddi bu dünya bu kadar adaletsiz olamaz; birileri hep gülerken birileri hep ağlayamaz. Dünya böyle olmamalı; varsa ağlayanlar zaten bu dünyaya ait olmamalı. Ailede, çevrede ya da okullarda adaletsizlik öğretilmedi.
 

Birlikte yaşamanın ve yaşamı paylaşmanın ekseninde uzlaşarak anlaşmanın temelinde adalet olgusu şarttır. Adalet herkesin onurlu insan olarak yaşaması için doğal hak ve özgürlüklerin varlıkları ile sağlanır. Hak ve özgürlükler hukuk ile düzenlenir. Herkes birlikte yaşama uymanın ödülünü veya uymanın cezasını düzenleyen ilkeler ve kurallar hukukun temelini ve yol haritasının felsefesini belirler.   
 

Onurlu ve insanca yaşamın vazgeçilmez temel hakları ve özgürlükler; kişi özgürlükleri ve siyasal haklar, sürdürülebilir çevre ve barış içinde gelişme hakları ile ekonomik, sosyal, eğitim ve kültürel haklardan oluşur.
 

Temel haklar ve özgürlükler insan onurunu korunmasını gerektiren insan doğasından kaynaklanmaktadır. Bu kapsamdaki bir hakkın ihlal edilmesi ya da yok sayılması hem insanca onurlu yaşamı zorlaştırdığı gibi diğer hakların amacına uygun kullanılmasını da olumsuz etliler.
 

Bu nedenle “insan hakları bütünlük ilkesi” bağlamında bütün temel hakların korunması ve geliştirilmesinde amaç toplumsal yaşamın ve toplumsal birlikteliğin sağlanmasıdır.  Bu amaç, başkalarının hak ve özgürlüklerine saygılı olmayı gerektirmektedir. Başka bir deyişle bir kişinin temel hak ve özgürlükleri doğal olarak başkalarının temel hak ve özgürlükleriyle sınırlıdır. 
 

Ancak dünya düzeni her geçen gün adaletsizlik üretiyor. Hukuksal yapı da bu adaletsizliği teşvik edecek şekilde güçlünün lehinde yapılanıyor. Bu yapılanma ülkeler arası ilişkilerde ambargolarla oluşturulan baskılarla ya da savaşlarla destekleniyor. Her ülkede ise hukuk sistemine esas olan “güçlüleri koruyan kanunlar ve düzenlemeler adaletsizlik düzenini besliyor.