Sen çok şanslı bir çocuksun dedim,

“Neden” diye sordu…

Neden olacak, dedim:

Annen baban ayrılmamış,

Ağabeyin de var.

İki de ablan var, bir de küçük kız kardeşin…

“Doğru” dedi.

“Hepsi var”

Küçükken aynı yatağı paylaşıp yatağın içinde kavga ettin. İşlediğin suçları kardeşlerinin üstüne atıp, kavga edip saç baş daldığınızda olmuştur arada bir. Gerçek paylaşmanın güzelliğini yaşamışsındır, bunlar küçük gibi görünür ama bir ömre değerdir…

Gülümsedi…

*

Bir kardeşin varlığı bu yaşamda her şey demektir. Baba evinde kardeşinle birlikte büyümek mükemmeldir. Yüreğinin en güzel, en gizli duygularını paylaşırsın. Kendine değil önce kardeşin için istersin. O güzel günler hayatın en güzel günleridir. O özel günlerin anıları, ölene kadar içinizde saklı kalır… Ve yıllar sonra bir araya gelip sarıldığınızda, o çocukluk günleriniz gelir aklınıza. Yüreğiniz çocuk olur, duygularınız bulut bulut gökyüzüne dağılır. Ve o duygular da, zamanın, yaşamın ne kadar hızlı geçtiğinin farkına varırsınız. İnsanın kız kardeşinin olması da çok mükemmel bir şey. Sevgilini kız kardeşine anlatmak. Bu güzellik, bu sevgi yaşanmadan anlatılamaz.

*

Öz ailenin önemini anlatacak kelime yok! Telefonun çaldığında arayanın “annem”, “babam”, “ kardeşim” yazmasının önemi her şeyden daha büyüktür. Böyle numaraların telefonda kayıtlı olmamasının acısı, insanın hayatından güneşinin alınıp ay ışığına mahkûm edilmesi gibi.

Ben böyle bir acıyı anlatamam!

Ben böyle bir yokluğun hüznünü yazamam!

Bazı acılar asla anlatılamaz, gözlerin uzaklara dalar, paramparça olursun o kadar…

*

Kaç yaşında olursa ol, anasız babasız olmak zor. Hani babanın evine vardığında içine dolan o huzur yok mu, bir ömre bedel…

Gidecek bir baba evin varsa, senden daha güçlü kim olabilir ki…

“Baba” diye seslenebilmek…

“Anne, aç kapıyı ben geldim” diyebilmek…

Yalnız kalmış bir yüreğin yangınını nasıl anlatabilirim ki! Ben de o boşluğu hiç kapatamadım. Ne denizin mavisi, ne de gökyüzünün aydınlığı yarama derman olamadı. Ey yaratıcı güç, ömrümden ömür alıp onlara verseydin.

İnsan bazı acılarını mezara kadar içinde taşıyor sanıyorum. Anlatmak istediklerini denizlere, dağlara anlatıyor da, yeri geldiğinde en yakınlarına anlatamıyor..

*

Kimisinin parası var, hediye alacak bir kardeşi yok…

Kimisinin kardeşi var, arası iyi değil..

Kimisinin babası yok, içinde bir yanardağ taşır!

Kimisinin annesi yok, sevgisi bir türlü tamam olmaz!

Kimisi öksüz

Kimisi yetim

Kimisi garip

Yani dostum

Bu yaşam çoğu yerde paramparça

Acı dolu,

Hüzün dolu

Gözyaşı dolu…