0
Madde hükmünde yer alan vergiye tabi olmayan malların tesliminden veya vergiye tabi olmayan hizmet ifalarından neyin kastedildiği anlaşılmamaktadır. Çünkü, KDV mükelleflerinin tüm teslim ve hizmet ifaları verginin kapsamına girmektedir. Bu nedenle mükellef olan bir kişinin vergiye tabi olmayan işleminden söz etmek mümkün değildir.
Bu hüküm, verginin konusuna girmeyen işlemler için kullanılmıştır([1]) ve mükellef olmayan veya mükellef olmakla beraber mükellefiyeti dışında KDVnin konusuna girmeyen işlem yapan kişileri kapsamaktadır. Mükellef olmayan kişilere indirim hakkı tanınmadığına göre, mükellef olan bir kişinin vergiye tabi işlemlerine vergi indirim yasağı getirilmesi de düşünülemez.
Bu nedenle, vergiye tabi olmayan malların teslimi ve hizmet ifası ile ilgili alış vesikalarında yanlışlıkla bile olsa gösterilen KDVnin indirim konusu yapılması mümkün değildir([2]). KDV indirim hakkı mükellefiyet ile sıkı sıkıya bağlı olan bir hak olduğundan, mükellef olmayanların yada mükellef olmakla beraber mükellefiyeti ile ilgisi bulunmayan faaliyetleri olan kişilerin, mal ve hizmet alımları nedeniyle ödedikleri KDVyi indirmeleri sözkonusu olmayacaktır.
b) Vergiden İstisna Edilmiş Bulunan Malların Teslimi ve Hizmet İfası İle İlgili Alış Vesikalarında Gösterilen KDV
KDV Kanununun 30/a maddesi ile vergiden istisna edilmiş malların teslimi ve hizmet ifası ile ilgili alış vesikalarında gösterilen KDVnin indirim konusu yapılamayacağı hükme bağlanmış bulunmaktadır. Yani, teslimi ve ifası KDVden istisna edilmiş işlemlere ilişkin olarak alış ve gider belgelerinde gösterilen KDVde de indirim mekanizması işletilmeyecektir.
Bilindiği üzere, KDVde yüklenilen KDVnin indirimi veya iadesi bakımından istisnalar 3e ayrılmaktadır.
Bunlar;
- Tam istisnalar,
- İndirim hakkı tanınan kısmi istisnalar,
- İndirim hakkı tanınmayan kısmi istisnalardır.
Buradaki düzenleme esas itibariyle KDV indirim hakkı verilmeyen kısmi istisna kapsamındaki mal teslimi ve hizmet ifaları ile ilgilidir.
KDV Kanununun 11., 13., 14. ve 15. maddeleri ile 17. maddenin 4. fıkrasının (s) bendi uyarınca vergiden istisna edilmiş olan işlemler tam istisna kapsamına girdiğinden ve bu işlemlerde hem indirim hem de iade sözkonusu olduğundan, bu maddelerde yer alan işlemler, anılan düzenlemenin kapsamı dışındadır.
[1] Hızır TARAKÇI, KDV Kanununun 30. Maddesi Uyarınca İndirilecek KDVnin İndirilemeyecek KDVye Dönüşmesi ve Konuya İlişkin Bir Öneri, Vergi Dünyası, Maliye Hesap Uzmanları Derneği Yayını, Sayı:98, Ekim 1989, s.46.
[2] Levent EMİROĞLU, Katma Değer Vergisinde İndirim Uygulaması, Vergi Sorunları Dergisi, Maliye Gelirler Kontrolörleri Derneği Yayını, Sayı:1985/3, s.52.