Belli ki bir garip şubat soğuğudur şu içimizi ürperten..! Başka mevsimlere benzemez de pek... Oysa, bir tarafta yaşam acısı, diğer yanda sancısıdır onun bu huysuzluğu... Dün bir Ozan susarken daha yaşama, bak bugün ne türküler ekiliyor toprağa... Serde nice cemreler varken elbet, inatla ve bir yeniden yeşeriyor bin bir umutlar..!

Bu gün 14 Şubat Sevgililer Günü ya; Şu kısacık ve buz gibi şubat ayının tam ortasında yeşeren kardelenler gibi... Kimi hayatlar son bulurken, kimilerine meşaleler yakılan sevgiden yana... Zemheri'nin son bulmadığı, yaşamın hayat bulmaya çalıştığı, ama hava, ama su, ama ki yüreklerde... Cemre gibi, kim bilir nerelere konarken..!

Bakmayın öyle kısa olduğuna şubat ayının. Sanki, acısını çıkarır gibi öyle uzatıyor ki, zamanı aleyhimize, küçücük boyuna bakmadan ve en acı tarafında. Eskiler Gücük ayı derlermiş bu aya, yani küçük... Hani yirmi sekiz, bazen de yirmi dokuz çeker ya sayıdan yana garibim, sanırım bu yüzden işte!

Bir de eskilerin deyimiyle sayışlar dedikleri günler de bu ayın kapsamına giriyor. Bu sayışların anlamı ise, şubat ayının belirli günlerinde havalar iyi giderse eğer yaz mevsimi de bir o kadar kurak geçermiş... Tam olarak detayını bilmemekle birlikte bu deneyimlemenin oldukça, tutarlı olduğunu biliyorum sadece.

Tarihine baktığımızda çok değil daha geçen yıl bile ne olayları ne vukuatları olmuş bu 'küçük ay'ımızın. Yıldönümleri, ölüm ve cinayetler ! Oysa kendim de dahil olmak üzere kaç yakınımın doğum günleri bu aya denk geliyor inadına. Şubat, Şu - batası ay demek de pek gelmiyor içimden bu yüzden.

Daha ilk günü, biri'nden tutun da, 28 Şubatlara kadar gibi..!

Geçen yılı en acı tarafından hatırlayacak olursak; '11 Şubat'ta Özgecan diye bir genç kızımızın hunharca katledilmesi..!

15 yıl önce Cem Karaca, 20 yıl önce Barış Manço, Abdi İpekçi, Adnan Kahveci Yaşar Kemal, İstiklal Marşı'nın bestecisi Osman Zeki Üngör, Necmettin Erbakan, yazar Tarık Buğra, İhsan Doğramacı, Vehbi Koç, Hacı Ömer Sabancı, Besteci Muzaffer İlkar, Saadettin Kaynak, Selahattin Pınar, Şerif İçli, Şair Cenap Şahabettin, Vahi Öz, Tekin Akmansoy ve tarihçi ve yazar Cemal Kutay, Gazanfer Özcan ve daha birçok ünlü ile nice yakınlarımız bu ay içinde yaşama veda etmişler..!'

'Halk takviminde çok önemli bir kültüre sahip olan ve sözlük anlamı sıcaklık olan cemre ise, tüm bunlardan habersizcesine, şubat ayı içerisinde faaliyetlerine başlıyor. Cemre'nin ilkbahar başlamadan hemen önce yedi gün arayla havaya, suya ve toprağa sırasıyla düştüğüne inanılıyor. Sanki, buz kesen kaderinde yaşanan bu acımasız vukuatlarının üstünü örterek, doğada yaşam startı verircesine... Üç aşamada gerçekleşen cemre düşme olayında ilk cemre; 19 -20 Şubat tarihlerinde havaya, düşüyor. İkinci cemre ise 26 - 27 Şubatta suya düşerken üçüncüsü ise 5 ve 6 Mart'ta toprağa düşüyor... Ve sonrası; yaşam, bahar diye uzun bir uykudan sonra hayat diye bir uyanış başlıyor doğaya..!'

'Hani bugün 14 Şubat Sevgililer Günü'ymüş...Ve bir acayip şubat soğuğu yine...

Tam bir yıl önce, Türk halk müziği sanatçısı Nuray Hafiftaş ve TRT spikeri Tuna Huş'u bu günde kaybetmişiz..! Dünde bir Ozan - Ozan Arif düştü toprağa, sazı ve sözüyle..!

Birkaç gün önce, Çekmeköy'deki Helikopter kazasında şehit olan 4 askerimiz ve daha nicelerinden bihaber, nahoş telaşların uçuştuğu hayat ve suya karışan yaşamlarla... Kimilerin çiçeği kan kırmızıya, kimilerin düşleri buza çalarken, bu gün içim bir başka türlü üşüyor yine! Sevgililer değil, sevgiler her gün olsun derken..!'