3568 sayılı Kanunla yetki almış, Serbest Muhasebeci Mali Müşavirlerden hizmet alın yüklü cezalarla muhatap olmayın!

Geçtiğimiz eylül ayında yayınlanan 10380 sayılı Cumhurbaşkanlığı Kararı ile 30 Büyükşehir sınırları içinde yer alan ve son takvim yılı sayımına göre nüfusu 30 binin üzerindeki ilçelerde faaliyette bulunan ve basit usul sisteminde vergilendirmekte olan mükelleflerin 01.01.2026 tarihinden itibaren gerçek usul vergilendirme sistemine tabi olacaklardır. Yapılan düzenlemeye göre Büyükşehir Belediyesi olmadan önce bu ilçelere bağlı olan ve nüfusları 2.000’nin altında kalan 6360 Sayılı Büyükşehir Yasasıyla tüzel kişiliği kaldırılarak mahalleye dönüşen belde ve köylerde faaliyette bulunan basit usul mükellefler dışında kalan; Her türlü emtia imalatı ile uğraşan, Her türlü emtia alım-satımı ile uğraşan (Seyyar satıcılar hariç) İnşaat ile ilgili her türlü işlerle uğraşan, Motorlu taşıtların her türlü bakım ve onarım işleriyle uğraşan, Lokanta ve benzeri hizmet işletmelerini işleten, Eğlence ve istirahat yerlerini işleten ve Şehir içi yolcu taşımacılığı faaliyetinde bulunan basit usul mükellefler 01.01.2026 tarihinden itibaren gerçek usulde vergilendirileceklerdir.

Bu geçiş sürecinde özellikle basit usul döneminde maliyete eklenen KDV’nin indirim konusu yapılması, Maddi Duran varlıklar üzerinden kalan süre için amortisman ayrılması, Ödeme Kaydedici Cihaz ÖKC-Yazar Kasa-POS) alımı kullanımına ilişkin bildirimlerin yapılması, Defter beyan sistemi üzerinden kayıtların elektronik ortamda oluşturulması, oluşturulan kayıtlar üzerinden aylık Katma Değer Vergisi Beyannamelerinin e-beyan üzerinden verilmesi, istihdam edilen personel ile ilgili SGK giriş-çıkış işlemleri özlük dosyalarının tutulması ve çalışan sürelere ait ücret bordrosuna uygun olarak aylık Muhtasar ve Prim Hizmet Beyannamesinin e-beyan sistemi üzerinden gönderilmesi, 3’er aylık dönemler halinde stok takibi ve kar zarar tablosu düzenlenerek geçici vergi beyannamelerinin e-beyan sistemi üzerinden gönderilmesi, işyeri kira ödemesi ile ilgili damga vergisi ile stopaj kesintilerinin beyanı ve benzeri beyanname ve bildirimlerin eksiksiz olarak ve kanun da belirlenmiş süre içinde sistem üzerinde gönderilmesi ve tahakkuk eden vergilerin ödenmesi gerekiyor. Aksi takdirde süresinde verilmeyen beyanname ve bildirimler için aylık çok yüksek cezalara muhatap olma durumunda kalırlar.

Bu iş ve işlemlerle birlikte 01/01/2026 tarihinden önce kullanmakta oldukları belgeleri mesleki teşekküllerde bastırmışlar ise mesleki teşekküle, anlaşmalı matbaalara bastırmış veya noterde tasdik ettirmiş ise bağlı bulundukları vergi dairesine 02/02/2026 tarihine kadar (bu tarih dâhil) iptal edilmek üzere ibraz etmeleri gerekmektedir. (Bu konuda yeni bir düzenleme yapılmazsa) 1 Ocak 2026’dan itibaren gerçekleştirilen tüm satışlar ve hizmetler için, fatura tutarı ne olursa olsun, e-Arşiv Fatura düzenlenmesi yasal bir zorunluluk haline geldiği dikkate alındığında bu mükellefler için zor bir süreç başlamış olacaktır.

Özellikle 10380 sayılı Cumhurbaşkanı Kararı gereğince gerçek usulde vergilendirilecek mükellefler için hasılat hesabı dikkate alınmayacak olmasının yanı sıra 06.02.2023 tarihinde yaşanan deprem sonrasında ilan edilen mücbir sebep hali nedeniyle bu süreye ilişkin 193 sayılı Gelir Vergisi Kanunu’nun 48. maddesinde yer alan gayri safi iş hasılatının 2024-2025 ve 2026 yılları için ayrı ayrı hesaplanarak dikkate alınması kendi içinde ayrı bir önem arz etmektedir.

T.C Anayasasında, Vergi kanunlarında ve Türk Ticaret Kanunun da beyanname verme yetkisi 3568 sayılı Kanunla yetki almış meslek mensuplarına verilmiştir. Bu konuda yasal düzenleme olmamasına rağmen Hazine ve Maliye Bakanlığı (Gelir İdaresi Başkanlığı) tarafından kanun dışına çıkılarak yayınlanan tebliğle oda ve birliklere yetki verilmiş olsa da oda ve birliklerin başta vergilendirme ve muhasebe işlemleri konusunda bilgi birikimi ile mesleki yetkinliği ve üye sayısı dikkate alındığında bir anda binlerce kişiye hizmet vermesi yükünün ve sorumluluğunun üstesinden gelmesi çok zor görünüyor.

Bu konuda bizim önerimiz ve tavsiyemiz 01.01.2026 tarihinden itibaren basit usulden gerçek usule geçiş yapacak olan mükelleflerin vergisel iş ve işlemlerinizi meslek odaları ve birliklerde yetkisi olmayan kişilere değil. 3568 sayılı Kanunla yetki almış serbest muhasebeci mali müşavirlerden hizmet alarak yerine getirmeleri kendileri için en doğu karar olacaktır. Çünkü sistemsel geçiş anında ve uygulama aşamasında bu konuda ciddi sorunlar yaşanması kaçınılmaz olacağı gibi yanlış yapılan işlemler sonucu yüksek tutarda cezalarla da karşılaşılması kaçınılmaz ve telafisi güç sonuçlara neden olacaktır.