Oylar tekrar tekrar sayıla dursun, hırsızlık, arsızlık, aymazlık zirve yapmış olsun Türkiye üzerine planlar bitmiyor. Yalan, dolan derken Türkiye'yi talan etmeye yeminli bir kesimin 'Ak Parti olmazsa da olur diyerek CHP'ye yanaşanları Cumhurbaşkanı Erdoğan 'savrulma' olarak nitelendirdi. Savrulanlar 'nereden nereye savruldu?' dersiniz.

İşte tam da bu durumda Ak Parti'nin önüne konan 'fabrika ayarlarına geri dönün' çağrısının ne anlama geldiğidir. Fabrika ayarı nedir ? İmal edilmiş piyasaya çıkarılmış ürünün orijinal hali. Yani Adalet ve Kalkınma Partisi'nin 'Aydınlığa açık, karanlığa kapalı' hali.

'Konuşmayım, konuşmayım' diyorum da 'Ak Parti'nin fabrika ayarlarını nasıl bilirsiniz?' diye sorsam.

28 Şubat sonrası Türkiye'de siyasetin yeniden dizaynı, sağın sıvı, katı ve gaz halini birleştirme projesinin Ak Parti'ye havale edildiğini, 'Referansız İslam' diyerek Milli Görüş kadroları içinde oğluna 'Necmettin' ismini tek koyan tek siyasetçi olma özelliğini taşıyan Recep Tayyip Erdoğan'ın 'Bu şarkı burada bitmez' diyerek başlattığı süreçtir. Erbakan'dan alınan İslami hareketin FETÖ lideri Fethullah Gülen'e teslim etme operasyonu, KKTC'nin 'Ver kurtul' denilerek Annan Planı'na mahkum edilmesi, AB reformları ile vesayetten kurtulacağım diyerek TSK'nin elinin kolunun kesilmesi hep bu yıllara rastlamıyor mu?

Yıl 2003. Kuzey Irak'da Türk Özel Kuvvetler Bürosu ABD güçleri tarafından basılarak,13 askerimiz esir alınmış ve başlarına çuval geçirilmişti. ABD, stratejik müttefiki NATO üyesi Türkiye'ye askerlerin başına geçirdiği 'çuval' ile 'TSK'da, Milli çizgide askerleri istemiyorum' mesajı vermişti. Yani Kemalist-Ulusalcı Türk Silahlı Kuvvetleri mensuplarını keklik gibi avladılar. Bir yandan onları tasfiye ettiren ABD diğer taraftan kimi TSK mensuplarını örgütleyerek, yanına sol, ulusalcı yazar, gazeteci ve partileri katarak darbe girişimleri yaptırıyordu. Tavşana kaç, tazıya tut!

Gelinen nokta 15 Temmuz askeri darbesi…Yani İşgal girişimi.

Çözüm sürecini, köşe başlarını tutmuş 'Kürdistan'ı (!) kuralım' diyenler mevzuuna bugün hiç girmemeyim.

Şimdi bölücü Kürtçülük ile başa çıkmaya çalışan Türkiye'nin önünde Pontusculuk gibi stratejik olduğu kadar tehlikeli bir hareket bulunuyor. Tam da bu sırada Ekrem İmamoğlu'nun seçimlerde önde olduğunun açıklandığı dönemde kimi Yunan internet siteleri İmamoğlu'nu 'Pontus kökenli bir Rum' olarak tanıttı ve 'İstanbul'u fetheden Yunan' başlığıyla manşetler attı. 'Ak Parti fabrika ayarlarına dönsün' diyenler birden fabrika ayarları yıllarındaki AB reformu için Yunanistan Genelkurmay Başkanının 'Yüzyılın reformu' sözlerini unutuverdi.

Ünlü bir tarikatımızın şeyhi, muhterem hoca efendinin dedelerinin Rum olması onun muvahhid ve zahid olmasına engel mi? Ekrem İmamoğlu proje midir? Evet projedir. CHP Genel Başkanı olacaktır. 2023 yılında Cumhurbaşkanı adayıdır. Peki CHP'de var olan yapıda Muharrem İnce buna ne kadar izin verir ? Onu da göreceğiz.

Fabrika ayarlarına döndürülmek istenilen Ak Parti'de ise işler karışık.

Erdoğan Ak Parti Genel Başkanlığını bırakıyor

Dananın kuyruğunun da koptuğu yer de burası… Partili Cumhurbaşkanı modeli geçiş döneminde önemliydi, gerekliydi. Ama MHP cenahından gelen bilgiler ışığında artık bu modelden vaz geçilmesi gerekiyor.

Peki, Erdoğan sonrası Ak Parti Genel Başkanı kim olacak?

Has Parti cenahı Numan Kurtulmuş'da ısrarlı.

Önemli bir kesim Süleyman Soylu diyor.

Bir de 'ikisi olmasın, Erdoğan devam etsin' diyen kesim var.

Seçimlerde başarısız olan, kaybeden strateji yanlışı yapan parti yöneticileri İstanbul seçiminin belli olmasından sonra tasfiye edilecek. Kabinedeki revizyonda bunu bekliyor.

İstanbul seçimlerinin yenilenmesi için Erdoğan genel bir istişarede bulundu. Seçimler yenilenirse, ne olur? Tekrar kazanmanın şartları nedir? Ak Parti küskünleri nasıl geri dönecek? Seçimlerin kaderini belirleyen ve Millet İttifakının bilinçli olarak dışında bırakılan Saadet Partisi oyları nasıl kanalize edilecek? İmamoğlu'nun Yıldırım'a karşı %0,6'lık oy farkının nedeni Millet İttifakının dışında bırakılan Saadet Partisi'ne verilen oylardır.

Gelinen noktada 'Yalnız bırakıldım' diyen Cumhurbaşkanı Erdoğan için fabrika ayarlarına dönmek 'Başka biri olmaktan yorulur kalbim' demekten başka bir şey değildir.

Fabrika ayarına dönmek için şifreleri girmek, sonradan ilave edilen uygulamaları, programları kapatmak gerekmez mi?