Jo Simmons'ın gizli yeteneklerini herkesten sır gibi saklayanlara adadığı Biri Şu Hıçkırığımı Durdursun, akıllara zarar maceralarla ilmek ilmek örülmüş bir komedi maratonu.
En büyük hobisi örgü örmek olan ama bundan kimselere bahsedemeyen Ferit'in hıçkırık ataklarıyla hareketlenen bir cumartesi gününü anlatan bu curcunası bol SEN de OKU romanı, önyargılarını aşarak hayallerinin peşinden gitmeye yüreklendiriyor okurları.
Çevremizdekilerden bir şeyleri gizleyerek yaşamanın insanı nasıl huzursuz hissettireceğini de gösteren kitap, kimi gerçeklerin er ya da geç ortaya çıkacağını hatırlatıyor.
Boş zamanlarını örgüyle değerlendiren Ferit, uzun süredir gelmesini beklediği “o” cumartesi gününe uyanmıştı. Evet, en sonunda Kenyalı ünlü örgücü Ercan Abdi'yi ve hayranı olduğu diğer tüm süperstar örgücüleri görebilecekti. Örgü örmek Ferit’i hayatta en mutlu eden şeydi. Lakin, bu tutkusunu ailesiyle bile paylaşmaya çekiniyordu. Arkadaşlarının, hele ki Ceyhun’un tepkisini ise hayal bile edemiyordu. Ne vardı yani? Örgü örmenin neresi komikti? Ferit, Dünya Örgü Oyunlarını izlemek için çok heyecanlıydı, ama akşama kadar yapması gereken daha bir dolu işi vardı: Dişçi muayenesi, trompet sınavı, yüzme elemeleri... Tabii hıçkırmaktan fırsat bulabilirse! Sahi neyin nesiydi bu hıçkırık krizi? Sanki sonsuza dek hıçkıracak gibi hissediyordu. Neyse ki yeni arkadaşı Dicle, dâhiyane çözüm önerileriyle hemencecik imdadına yetişecekti...
Sessizliği delip geçen hıçkırıkları sayesinde endişeleriyle yüzleşme fırsatı bulan Ferit’in yeteneğini keşfetme hikâyesini sayfalarına taşıyan Biri Şu Hıçkırığımı Durdursun, hayallere uzanan yolda dostlarla dayanışmanın ve pes etmeden daima ileriye doğru yürümenin önemini vurguluyor.
Lee Cosgrove'un şen şakrak resimleriyle anlatısını bütünleyen kitap, herkesi örgü şişlerine sarılıp düşlerini örmeye çağırıyor.