Nuh’un Gemisi Bulundu mu?

Pek çok kültürün kutsal metinde ve mitolojik hikayelerde Nuh’un gemisinden bahsedilir. Gemi inanışa göre Allah’ın emriyle Nuh peygamber tarafından inşa edilmiştir. Sadece Nuh’a inanan az sayıda insan ile bir dişi ve bir erkek olmak üzere her hayvandan birer çift bu gemiye alınmıştır. Gemidekiler hariç tüm insanlar meydana gelen tufanla yok olmuşlardır. Nuh’un gemisinin ise tufandan sonra karaya oturduğu ve insanlığın gemiden kurtulanlar sayesinde yeniden türediğine inanılır.

Nuh tufanı ve Nuh’un gemisinin öyküsü Babil ve Hitit metinlerinde, Galler bölgesine ait destanlarda, Yunan destanlarında, Kızılderililere ait destanlarda, Çin masallarında, Kuran-ı Kerim, Tevrat ve İncil metinlerinde yer almaktadır.

Nuh’un gemisinin karaya oturduğu yer konusunda birçok tartışma söz konusudur. Gemiyi arama çalışmaları farklı millet ve kültürdeki bilim insanları için önemli bir araştırma konusudur.

Tufana ait ilk metinler Sümer kayıtlarına dayanmaktadır. Ancak bu tabletlerde geminin karaya oturması ile ilgili bilgiler yer almamaktadır. Geminin karaya oturması Gılgamış Destanı’na göre Nissir Dağı, Tevrat’a göre Ağrı Dağı, Kur’an-ı Kerim’e göre Cudi Dağı’dır. İslam bilgileri geminin Cudi Dağı’nda karaya oturması konusunda hemfikirdir. Batılı araştırmacılar ise Ağrı Dağı’nda olabileceği konusunda görüş belirtmişlerdir.

Yakın zamanda ise Ağrı Dağı’nda yapılan araştırmalarda ilginç bilgiler elde edilmiştir. Durupınar bölgesinde araştırma yapan bilim insanları dağın derinliklerinde köşeli yapılar ve boşluklu bölgeler tespit etmiştir. Yapılan araştırmalarda yüzeyin yaklaşık 6 metre altında açısal yapılar ortaya çıkarılmıştır. Bu yapıların güverte benzeri yapılarla benzerlik gösterdiği düşünülmektedir. Özel izinler alınarak bölgeden toplanan kaya ve toprak numuneleri İTÜ laboratuvarlarında incelemeye alınarak yaşlandırma tekniği uygulanmıştır. İlk sonuçlarda alınan numunelerde killi malzemeler, deniz ürünleri tespit edilmiştir. Yaşlandırma tekniğiyle numunelerin 3500 ila 5000 yıl öncesine ait oldukları belirtilmiştir. Ancak kesin bir sonuca ulaşmak için daha yoğun çalışmalara da ihtiyaç olduğu belirtilmiştir.