Gelir Dağılımında Temel Kavramlar

Devletlerin gelir dağılımında adaleti sağlamak için kullandıkları en önemli araç vergi politikasıdır. Gelir dağılımı, bir ekonomide genellikle bir yılda yaratılan gelirin toplumu oluşturan kesimler arasında kişisel, fonksiyel, bölgesel ve sektörel olarak dağılımıdır.  Bu dağılımın adil bir şekilde dağılması toplumsal yaşam ve huzur için önemlidir. Sosyal adalet ve eşitlik kavramları gelir dağılımıyla yakından ilişkilidir. Bir ülkede gelir dağılımında adil dağılımının sağlanması demokrasiye yön veren önemli olguların başında gelir. Gelir dağılımı kurgulanırken siyasi, sosyal, ekonomik, kültürel ve coğrafi faktörlerin dikkate alınması gerekir.
 

Gelir dağılımın adil olması, esas kavramların kapsamını ve faktörleri doğru tanımlayarak belirlemek gerekir. Bu nedenle önemli kavramların öncelikle açıklanması gerekir.
 

Kişisel Gelir Dağılımı: Bir ekonomide belirli bir dönemde üretilen millî gelirin kişiler, aileler ya da nüfus grupları arasındaki dağılımı kişisel gelir dağılımı olarak adlandırılmaktadır. Bireysel gelir dağılımı bireylerin ailelerin gelirlerinin büyüklüğüne göre belirlenmektedir.  
 

Fonksiyonel Gelir Dağılımı: Gelirin emek gelirleri (ücret, maaş, yevmiye) ile emek dışı gelirler (kar, faiz, kira gelirleri) arasındaki bölüşümüdür. Bu dağılımda, üretim süreci sonucunda ortaya çıkan gelirin üretim faktörleri (emek, sermaye, toprak, girişim) arasındaki bölüşümü önem taşır.  
 

Bölgesel Gelir Dağılımı: Bir ülkenin sınırları içerisinde yaratılan gelirin bölgeler arasındaki dağılımını göstermektedir.
 

Sektörel Gelir Dağılımı: Bir ülkede yaratılan toplam gelirin üretim sektörlerine göre dağılımını ifade etmektedir. Tarım, sanayi ve hizmet gibi başlıca üretim sektörlerinin ulusal gelire hangi oranda katkıda bulunduğunu göstermektedir.
 

Gelir Dağılımını Belirleyen Faktörler:  

Gelir dağılımını belirleyen başlıca faktörler ise şunlardır: a) Beşeri Sermaye, 

b) Teknolojik Değişme, c) Küreselleşme, d) Ayrımcılık, e) Servet Eşitsizliği, 

f) Enflasyon, g) Piyasa Yapısı. Bu faktörlerin tanımları şöyledir:
 

Beşeri sermaye, üretim sürecine katılan işgücüne ait olan ve diğer üretim faktörlerinin daha verimli ve etkin kullanılmasına imkan sağlayan bilgi, beceri, tecrübe ve dinamizm gibi pozitif değerlerin bütünü olarak tanımlanmaktadır.
 

Teknolojik gelişme, teknolojiyle ilgili yeni bilginin uygulanmasının görünür pratik sonuçları olduğu bir süreçtir.
 

Küreselleşmeürünlerinfikirlerinkültürlerin ve dünya görüşlerinin alışverişinden doğan bir uluslararası bütünleşme sürecidir.
 

Ayrımcılık, cinsiyet ve ırk gibi özellikler eşitsizlik kaynağı olabilmektedir. Burada özellikle işverenlerin ön yargıları önemlidir.
 

Servet eşitsizliği, gelir eşitsizliğinden daha büyüktür ve servet eşitsizliği gelir eşitsizliğini besleyen, etkileyen bir faktördür.
 

Enflasyon, gelir dağılımını bozan önemli faktörlerden biridir. Enflasyon veya parasal şişkinlik, ekonomideki mal ve hizmetlerin fiyatlarındaki genel artıştır.
 

Piyasa yapısı, kesim veya sanayideki, alıcı ve satıcıların sayı ve büyüklükleri, mal farklılaştırma derecesi, piyasaya giriş önündeki engeller, yoğunlaşma derecesi gibi özelliklerin fiyatların oluşumunu belirleyerek ortaya çıkarılmasını sağlayan yapıdır.