Dışarıda mis gibi ayran havası var

Geçtiğimiz haftaki yoğun kar yağışıyla yine çeşitli cambazlıklara şahit olduk. Kimi zaman topaç gibi dönen arabalar, fren yapıp daha hızlı kayan otomobiller, en ilginci de aracı kayarken inip o tonlarca ağırlıktaki araçlarını iterek durdurmaya çalışan insanlar. Bütün bunlar günler, haftalar öncesinden yapılan uyarılar dinlenmiş olsaydı önlenebilirdi. Fakat hani bir söz var ya “ bana bir şey olmaz” işte bizi mahveden şey o.

Her geçen gün yeni şeylere sahip olmak zorlaşıyor. Bir araç sahibi olmak zor iş. Eğer birikiminiz yoksa ancak yıllarca kredi ödeyerek sahip olabiliyorsunuz. Şu anda bir araca yüzlerce bin lira vermek olağan bir şey haline geldi. Sıfır kilometre bir araca sahip olmak için altı basamaklı rakamlar ödemeniz gerekiyor. Bunu ödemekle de bitmiyor, vergisi, sigortası, kaskosu derken bir sürü masrafı da doğuruyor. Bunun üzerine bir de lastik masrafı çıkıyor. Şu anda  orta halli bir takım lastik almak için 2000 TL den başlayan masrafları yapmamız gerekiyor. Zaten bir çok masrafla boğuşan insanlara da fazla geliyor. İşte bu çok yanlış bir düşünce. Kullandığınız aracın en büyük güvencesi yolla tek bağlantısı olan lastik gerçekten önem verilmesi gereken bir konu. Bütçenizin el verdiği en kalitelisini takmalısınız. Bunun yanında lastiğiniz de bulunduğunuz hava koşullarına, zemine ve taşıtınıza uygun olmalıdır. Eğer kış aylarında da aracınızı kullanmaya devam edecekseniz riske girmemeli hem kendi hem de diğer insanların hayatını tehlikeye atmamak için uygun lastik takımına geçmelisiniz. Bunun için illa da kar yağması gerekmiyor. Kış lastikleri adından da anlaşılacağı gibi kış şartlarına uygun üretilen ve sadece kış koşullarında tutuş sağlayan lastiklerdir.

Bu lastiklerin kış koşullarına uygun olduğunu yanak tarafındaki kar tanesi sembolünden anlayabilirsiniz. Her konuda olduğu gibi bu konuda da çeşitli hurafeler ve sivri zeka söylentiler var. kimisi kış lastiğinin bir satış tekniği olduğunu söylüyor, kimisi nasılsa kar yok neden kullanayım diyor. Kış lastikleri hem lastik deseni ve kanal yapısı, hem de lastik hamurunun yapısı itibariyle farklılar. Karda tutuş sağlayan, desenindeki kılcal yarıklar, zaten karakteristik olarak ilk bakışta anlayabiliyoruz kışlık lastikleri. Şimdi hemen demeyin kar zaten bir hafta yağıyor ne gerek var diye. Bu lastiklerin hamur yapısı da soğuk hava koşullarına göre üretiliyor. En iyi tutuşu 7 derecenin altında sağlayacak şekilde tasarlanıyor. Buna ek olarak daha derin kanallar kullanılıyor ki daha fazla suyu tahliye edebilsinler.

Bütün bunları düşündüğümüzde, kış lastiği kesinlikle es geçmemeniz gereken bir konu. Yıllarca taksitlerini ödediğiniz, on binlerce belki de yüzbinlerce liraya aldığınız aracınızın minicik bir ekonomi yapma çabasıyla bir demir ve plastik yığınına dönüşmesiniz istemezsiniz diye tahmin ediyorum. Sahip olduğumuz her eşyanın bazı işletme maliyetleri var. Bunu da onlardan biri sayabilirsiniz. Bazı insanlar istiyor ki hem ayranım dökülmesin, hem de aracım kaymasın. Siz onlardan olmayın. Canınızın, sağlığınızın, malınızın kıymetini bilin.