YAZARLAR

Tüm Yazıları İbrahim Araç

Türkiye Büyük Millet Meclisi güçlen(me)di

10.05.2017 00:00

Başta Cumhurbaşkanı olmak üzere bazı AK Partililer ve destekçileri, halkoyuna sunulan Anayasa değişiklikleriyle Meclisin güçleneceğini ileri sürerek bunun için vatandaşlardan “EVET” oyu istemişlerdir.

Değişikliklere karşı olan CHP ve diğerleri ise; Meclisin güçsüzleşeceği, yetkilerinin azalacağı bu nedenle vatandaşlardan “HAYIR” oyu vermelerini istemişlerdir.

Farklı söylemlerden dolayı taraflardan biri doğruyu söylemiyor. Doğruyu söylemeyen tarafa inanan vatandaşlar kandırılmış oluyor.

Türkiye Büyük Millet Meclisinin kuruluşunun 97inci yıl dönümünün ve Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramının kutlanması ve günün anlam ve öneminin belirtilmesi gayesiyle 23 Nisan 2017 Pazar günü TBMM’nde yapılan görüşmelerde söz konusu tartışmalar devam etti.

TBMM Başkanı İsmail Kahraman, konuşmasında halkoylamasıyla daha da güçlü hale gelen yasama organına başarılar diledi.

Muhterem Başkanın; Türkiye Cumhuriyetinin kurucusu ve Meclisin ilk başkanı Atatürk’ü, şahsı adına değil, Meclisin Başkanı sıfatıyla ve vefa borcunun bir gereği olarak anmasını isterdim.

Başbakan Binali Yıldırım da bu toplantıda yaptığı konuşmada, yeni değişiklikle birlikte yüce Meclisin daha da güçlendiğini ve asli işleri yasama, denetleme konusundaki görevlerinin artarak devam edeceğini ifade etmiştir.

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu ise, yeni değişiklikle Cumhurbaşkanının, gerekçe göstermeden Meclisi feshedebileceğine ve Meclisin yetkilerinin azaldığına vurgu yapmıştır.

Bu farklı söylemlerin biri kuşkusuz doğru değildir. Doğruyu bulmak için bazı gerçekleri ortaya koymak ve buna göre değerlendirmeler yapmak gerekir.

Ortaya konacak olan gerçek, Anayasa değişikliğini içeren ve kanunlaşan metindir. Bu metin çerçevesinde Meclisin güçlenip güçlenmediğini değerlendireceğiz. Soyut olan söyleme değil, somut veri olan metne bakacağız.

Cumhurbaşkanının fesih yetkisi, çok tartışılan bir konu olmuştur. Onun için değerlendirmeye buradan başlayalım.

1-A) Anayasa değişikliğini içeren Kanun metninin 11 inci maddesi ile mevcut Anayasanın 116 ıncı maddesi değiştiriliyor. Bu maddenin değişen ikinci fıkrası, paragrafı şöyledir: “Cumhurbaşkanının seçimlerin yenilenmesine karar vermesi halinde, Türkiye Büyük Millet Meclisi genel seçimi ile Cumhurbaşkanlığı seçimi birlikte yapılır.”

Cumhurbaşkanının bu kararı alabilmesi için herhangi bir şart öngörülmemiştir. Takdirine bırakılmıştır. Bu yetkiye, kimi fesih, kimi de fesih değildir diyor. Metinde fesih sözcüğü kullanılmamıştır.

Türk Dil Kurumunun Türkçe Sözlüğünde fesih: 1.(verilmiş bir yargıyı) kaldırma, bozma. Fesih kararı. 2. Dağıtma, dağıtılma. Parlamentonun feshi olarak açıklanmıştır.

Diğer taraftan, fesih sözcüğü anayasalarımıza ilk defa “Kanuni Esasi”nin padişahıın yetkilerini düzenleyen 7.maddesiyle girmiştir. Maddedeki ifade şöyledir: “…. ve meclisi umuminin akt ve tatili ve ledel iktiza heyeti mebusanın azası yeniden intihap olunmak şartiyle feshi hukuku mukaddesei Padişahi cümlesindendir.”

Bu hüküm ile ledel iktiza(gerektiği zaman)padişaha, milletvekili seçimlerinin yeniden yapılması şartıyla Meclisi fesh etme yetkisi verilmektedir. Padişah hiçbir gerekçe göstermeden bu yetkiyi kullanabilmektedir.

1909 yılında “Kanuni Esasi”nin bu maddesi yeniden tedvin edilmiştir. Konumuzla ilgili kısmı şöyledir: “Meclisi umuminin miadında küşat ve tatili, Meclisi umuminin ahvali fevkaladede vaktinden evvel içtimaa daveti otuzbeşinci madde mucibince Meclisi Mebusanın üç ay zarfında intihap olunup içtima etmek şartı ve Heyeti Ayanın muvafakatı ile ledel iktiza(gerektiği zaman) feshi, alel umum muahedat akdi hukuku mukaddesei padişahidendir.”

35 inci madde gereğince, Vükela (Bakanlar Kurulu) ile Meclis arasında çıkacak ihtilafın çözüme kavuşturulmaması halinde padişah ya Bakanlar Kurulunu değiştirir veya Meclisi fesheder. Maddedeki ifade, “…..reddedildiği halde vükelanın tebdili veyahut müddeti kanuniyesinde intisap olunmak üzere heyeti mebusanın feshi münhasırran yedi iktidarı hazreti padişahidedir.”şeklindedir.

“Bu iradei seniye Heyeti Mebusan feshile dağıtıldığı halde…….”ibareleri de 73 üncü maddede yer almaktadır.

Bu maddelerde Meclisin feshi; seçimlerin yenilenmesi şartıyla milletvekillerinin dağıtılması anlamında kullanıldığı anlaşılmaktadır.

Daha sonraki anayasalarda fesih sözcüğünün kullanıldığı görülmemiştir.

B) TBMM, 360 milletvekilinin kabul oyuyla seçimlerin yenilenmesine karar verebilir. Bu durumda Cumhurbaşkanlığı seçimi ile TBMM genel seçimleri birlikte yapılır. Bugün Meclisin seçim kararı alabilmesi için, toplantıya katılanların sayısı 184-270 arasındaysa en az 139 kabul oyu yeterli görülmektedir. Bu durumda da sadece Meclisin seçimi yenilenmektedir.

2- A)Cumhurbaşkanı, Meclisin yasama yetkisine ortak olmuştur. Cumhurbaşkanına, yeni anayasa değişikliğiyle aşağıdaki konularda Cumhurbaşkanlığı Kararnamesi çıkarma yetkisi verilmiştir.

a) Anayasanın değiştirilen 104 üncü maddesi gereğince Cumhurbaşkanı, yürütme yetkisine ilişkin konularda,

b) Aynı madde ile Anayasanın üçüncü bölümünde yer alan sosyal ve ekonomik haklar ve ödevler olarak belirlenen aşağıdaki konularda:

Ailenin korunması ve çocuk hakları; Eğitim ve öğrenim hakkı ve ödevi; Kıyılardan yararlanma; Toprak mülkiyeti; Tarım, hayvancılık ve bu üretim dallarında çalışanların korunması; Kamulaştırma; Devletleştirme ve özelleştirme; Çalışma şartları ve dinlenme hakkı; Sendika kurma hakkı; Sendikal faaliyet; Toplu iş sözleşmesi ve toplu sözleşme hakkı; Grev hakkı ve lokavt; Ücrette adalet sağlanması; Sağlık hizmetleri ve çevrenin korunması; Konut; Gençlik ve spor; Sosyal Güvenlik; Yabancı ülkelerde çalışan Türk vatandaşları; Tarih, kültür ve tabiat varlıklarının korunması; Sanatın ve sanatçının korunması ve Devletin iktisadi ve sosyal ödevleri gibi hususlar.

c) Olağanüstü hallerde ise, Anayasa Mahkemesinin alanı boş bırakmasından dolayı bütün konularda,

d) Bakanlıkların kurulması, kaldırılması, görevleri ve yetkileri, teşkilat yapısı ile merkez ve taşra teşkilatlarının kurulması konularında,

e) Üst kademe kamu yöneticilerinin atanmalarına ilişkin usul ve esasları belirleme konusunda,

f) Kamu tüzelkişiliği kurulması ile ilgili konularda,

g) Devlet Denetleme Kurulunun işleyişi, üyelerinin görev süresi ve diğer özlük işleri konularında,

h) Milli Güvenlik Kurulu Genel Sekreterliğinin teşkilatı ve görevleri ile ilgili konularda.

Burada dikkati çeken önemli hususlardan biri şudur: Sadece (f) de kamu tüzelkişiliği kurulması ile ilgili konuda Kanunla da düzenleme yapılabileceği vurgulanmaktadır. Diğer konularda böyle bir vurgu yoktur, sadece Cumhurbaşkanlığı Kararnamesi ile değişiklik yapılabileceği belirtilmektedir. Meclis (b ve f) dışındaki konularda düzenleme yapabilecek midir? İleride bu hususun tartışma ve anlaşmazlıklara sebep olacağı kuşkusuzdur.

B) Hakimler ve Savcılar Kurulunun 7 üyesi TBMM tarafından seçilecektir.

3- A)Cumhurbaşkanı yardımcıları ve bakanlar;

a) Meclise karşı sorumlu olmayacaklardır.

b) Meclisten güvenoyu almalarına gerek kalmamıştır.

c) Gensoru ile düşürülemeyeceklerdir.

d) Sözlü soruya muhatap olamayacaklardır.

Açıkladığım bu görev ve yetkiler karşısında TBMM’nin güçlenip güçlenmediğine varın siz karar verin. Güçlendi diyorsanız yazının başlığındaki (me)yi, güçlenmedi diyorsanız parantezleri atmanız yeterlidir.

Haberler

Gündem

Türk Kızılay Genel Başkanı Yılmaz, "İyilik Gemileri"nin Gazze'ye yolculuğunu anlattı

Spor

Fenerbahçe Avrupa'da yarı final için sahaya çıkıyor

Ekonomi

Havacılık sanayisinde 20 milyar dolarlık buluşma

Otomotiv

İsviçre'nin Blick gazetesinden Togg'a, "Türk Teslası" övgüsü

Gündem

İran, İsrail'e yönelik askeri operasyonun tamamlandığını açıkladı

Gündem

İran'dan İsrail'e hava saldırıları

Gündem

Kuzey Marmara Otoyolu'nda kamyonet otomobile çarptı, 2 ölü, 4 yaralı

Gündem

Otoyollarda bayram tatili dönüşü yoğunluğu sürüyor

Gündem

Bayram tatilinin 5 gününde trafik kazalarında 38 kişi öldü, 5 bin 26 kişi yaralandı

Gündem

Küresel kömür santrali kurulu gücünde 2023'te son 7 yılın en büyük artışı görüldü

Ekonomi

İş dünyasından İsrail'e ihracat kısıtlamasına destek

Ekonomi

Hazine ve Maliye Bakanı Şimşek'ten kira gelirini beyan etmeyenlere pişmanlık çağrısı