YAZARLAR

Tüm Yazıları Talha Apak

Olağandışı durumlar, piyasalar, istikrar ve beklentiler

16.08.2016 00:00

Ülkemizde son günlerde yaşanan olaylar ve sıkıntılar, ülke olarak hepimizi derinden üzmekte. Genellikle, siyasal ve sosyal yapının yanı sıra piyasalar ve ekonomi de bu durumdan oldukça etkilenmekte. Ancak, olayların hemen ardından alınan tedbirler ve toplumsal destek ile sağlanan istikrar ve güven ortamının piyasalardaki olumsuzlukları yumuşatmış olduğu görülüyor. Buradaki en önemli etken; başta siyasi istikrar ve güvenlik tedbirlerinin yanı sıra, toplumsal birlik/beraberlik ve güvenin kaybedilmemesinin olduğudur. Her şeye rağmen; yatırımcılar, ticari kurumlar ve vatandaşların güvenini kaybetmemiş olmasının sonucu olarak da piyasalar olumlu yanıt vermiş oldu.      

Biz, bu köşede siyasi konulardan ziyade sosyal ve ekonomik konular üzerinde durmaya çalışıyoruz. Ülkemizin siyasi konulardaki problemleri malum. Sosyal ve ekonomik sıkıntıları da bunun sonucu olarak sık sık gündeme gelebiliyor. Şimdi esas konumuza geçelim.

Kamu Gelirleri Ve Vergi

Devletlerin gücü, siyasi olduğu kadar ekonomik güçleri ile de ölçülmekte. Devletlerin ekonomisi ise, kendi yatırımlarından ve kamu işletmelerinden elde ettiği gelirin yanı sıra, halkından ve özel sektör kuruluşlarından elde edeceği vergi gelirlerine bağlı olup, bu gelirler devlet gelirlerinin %85'inin üzerinde görülüyor.

Dolayısıyla, vergi uygulamaları ve vergi gelirleri devletler (özellikle ülkemiz) için çok önemlidir. Beklemekte olan vergi kanununda yapılacak değişikliklerin bu gibi olağandışı durumlar dikkatte alınarak çok iyi gözden geçirilerek yapılmasında fayda görülüyor. Vergi gelirlerinin artırılması, verginin tabana yayılması, adil bir vergi sisteminin uygulamaya konulması zamanı gelmiş ve geçiyor.  

Kapsamlı Vergi Barışı Geldi    

Son altı aydır yaşanan uluslararası bazı siyasi ve ekonomik sorunlar iç piyasaları da ciddi şekilde etkiledi. Hükümetçe de konuya yönelik bazı tedbirler alınarak yürürlüğe konuldu. Ancak, gelinen noktada yaşanan son olaylar piyasalarda fazla istikrarsızlığa yol açmamakla birlikte var olan pazar ve finansal sıkıntının artacağı sinyalini vermekte.

Bu süreçte ilk akla gelen öneri, vergi mükelleflerinin ciddi miktarda birikmiş vergi borçlarının yeniden bir yapılanma ile çözüme kavuşturulması oldu. Prensip olarak vergi aflarına karşıyız ancak, tahakkuk etmiş vergi borçlarının ana parasının makul bir ödeme planı dahilinde tahsili, gecikme faizi ve cezalarının bir defaya mahsus olmak üzere silinmesi yerinde olacak.

Bugüne kadar çok sayıda vergi afları v.b. yeniden yapılandırmalar yapıldı. Ancak, köklü ve kalıcı çözüm bulunamadı. Yatırımları artırmak ve kamuya kaynak temin etmek için, son zamanlarda gündemde olan "varlık barışı" yerine bir defaya mahsusu olmak üzere daha kapsamlı ve etkili bir "vergi barışı" getirildi.

Getirilen Yeni Düzenleme Özetle Aşağıdaki Hususları İçermektedir.

  • Özel sektörün kamuya olan borç yükünün azaltılarak borçlara, taksitle ödeme imkanı getiriliyor.

  • İhtilafların sulh yoluyla sonlandırılması sağlanıyor.

  • Vergi incelemesinde olan konular dava yoluna gidilmeksizin çözümleniyor.

  • Vergilemede öngörülebilirliğin artırılarak geçmiş vergilendirme dönemleri ile ilgili olası riskleri ortadan kaldıran matrah artışı getiriliyor.

  • İşletme kayıtlarının (kasa fazlası, ortaklardan alacaklar/borçlar, stok fazlası/eksiği) fiili durumlarına uygun hale getirilerek kayıtlı ekonomiye geçişi teşvik ediliyor.

  • Daha önceki yapılandırmadan yararlanıp, Kanunun öngördüğü şartlar dahilinde taksitini ödeyemeyen borçlulara yeniden bir hak verilerek kamu alacakları tasfiye ediliyor.

Bazı Mükellefler Küstürülmemeli, Beklentiler Var...  

Geçmiş düzenlemelerde olduğu gibi, bu düzenlemeden de anlaşılacağı gibi, kısmi bir vergi affı getiriliyor. Olağanüstü hallerde anlayış gösterilebilir ancak, yine de vergi görevlerini zamanında ve düzenli yerine getiren mükelleflerin tepkisi veya yaklaşımı da göz ardı edilmemeli.

Bu konudaki önerimiz ise; bu gibi durumlarda, vergi görevini zamanında ve düzenli yerine getiren ve son beş yılda hiç inceleme geçirmemiş veya geçirmiş ise olumlu raporu olan mükelleflere aşağıdaki teşvik veya destekler sağlansın istiyoruz.

  • Beyanlarını yapan ve vergisini düzenli ödeyenlere, her işlem bazında bir "bonus" puan verilebilir. Biriken bu "bonus" puanlar ileride ödeyecekleri herhangi bir vergisinden mahsup edilebilir.

  • Yıllık gelir veya kurumlar vergisinden, sigorta teşvikinde olduğu gibi %5 oranında indirim imkanı tanınabilir.

  • Aylık KDV beyanlarında hesaplanan KDV leri bir puan düşürülerek beyanı sağlanabilir.

  • Finans kurumlarının veya kredi derecelendirme kurumlarının yaptığı gibi mükellefleri, risk yapılarına göre ayırarak sahip oldukları derecelere göre ayrıcalık tanınabilir.

Genel olarak vergi aflarına karşıyız. Ancak, olağanüstü hallerde gerek duyulabilecek yapılandırmalar da yararlı olmakta. Bu tür düzenlemelerin sıklıkla yapılması yerine; düzenlemelerin Anayasaya uygun, diğer yasalara uyumlu olmasına, bir defaya mahsus olmasına, mükelleflerin beklentilerine cevap bulmasına, görevini eksiksiz yerine getiren mükelleflerin incitmemesine özen gösterilmeli veya bu tür mükelleflere de bir ayrıcalık tanınmalı.

Haberler

Ekonomi

İran ile ticaret hacminde 30 milyar dolar hedefi

Ekonomi

Küresel piyasalar karışık seyrediyor

Gündem

Emeklilere bayram ikramiyelerinin ödeme takvimi belirlendi

Ekonomi

KOBİ'ler yeni dönemde KOSGEB destekleriyle büyüyecek

Gündem

Yapay zeka girişimleri 7 yılda 33 kat arttı

Gündem

İstanbul'da köprüler Pakistan Milli Günü için ışıklandırıldı

Gündem

Yaşlanan nüfusun çalışma hayatına olumsuz etkilerine karşı ''kadın istihdamı'' önerisi

Gündem

Türk Devletleri Teşkilatının tarım bakanları Kazakistan'da toplandı

Gündem

Türksat 6A'da sona yaklaşılıyor

Ekonomi

KOSGEB geçen yıl 107 bine yakın işletmeye destek verdi

Gündem

Cumhurbaşkanı Erdoğan, bayram tatilinin kamu çalışanları için 9 güne çıkarılacağını açıkladı

Gündem

Çanakkale Şehitler Abidesi'ne Türk bayrağı yansıtıldı