Lufthansa Grubu Türkiye?deki faaliyetlerinin 60. yılını kutluyor

Haber Merkezi - Lufthansa’nın 1956 yılında Frankfurt merkez havalimanı ile İstanbul arasında tarifeli uçuşlara başlaması, dünyanın en büyük havacılık grubu olan Lufthansa Grubu ile Türk havacılık sektörü ve turizmi arasında kalıcı ve benzersiz bir ilişkinin gelişmesine kapı açan bir dönüm noktası oldu.

Lufthansa Orta Doğu ve Afrika Satış ve Hizmetlerden Sorumlu Başkan Yardımcısı Tamur Goudarzi-Pour, Lufthansa’nın Türkiye uçuşlarının 60. yılı vesilesiyle İstanbul’da düzenlenen basın toplantısında şöyle konuştu: “Lufthansa’nın 60 yıl önce başlayan Türkiye uçuşları, Grubun teknik çözüm sunan şirketleri ile Türk havacılık sektörü arasında benzersiz bir ilişkinin gelişmesine yol açan büyük bir fırsat oluşturdu.”

Lufthansa Alman Havayolları’nın sunduğu yolcu taşımacılığı hizmetinin yanı sıra, Grubun diğer şirketleri, yerel havacılık sektörü açısından çok önemli bir rol oyuyor. Böylece Türkiye, dünyada kabin içi tüketilen yemeklerin üçte birini hazırlayan LSG Sky Chefs’in, dünyanın önde gelen motor bakım, tamir ve revizyon hizmetleri (MRO) sağlayan şirketi Lufthansa Teknik’in ve nihayet Lufthansa Kargo’nun başlıca merkezi oldu. İstanbul, ayrıca, Lufthansa’nın müşteri destek birimi Lufthansa In Touch ve Grubun iş seyahatleri özel ödeme sistemi AirPlus’un da merkezidir.

Savaş sonrası dönemde, Lufthansa Alman Havayolları’nın kuruluşundan yaklaşık 18 ay sonra, LH 620 sefer sayılı uçak, 12 Eylül 1956 tarihinde Frankfurt’tan havalandı ve doğu rotasını izleyerek Münih üzerinden İstanbul’a, oradan da Beyrut ve Tahran’a ulaştı. Böylece, dönemin çok tercih edilen uzun mesafe bağlantılı uçuşunun temeli atıldı.

Goudarzi-Pour sözlerini şöyle sürdürdü: “Lufthansa tarihinde, İstanbul’a uçuşların başlaması, Lufthansa yönetimi ve ekibi için önemli bir dönüm noktası oldu. İstanbul zamanla önemli bir bağlantı noktasına dönüştü, turistler ve iş dünyası için önemli bir destinasyon haline geldi. Ortak girişimimiz Sun Express dahil, bir çok önemli işbirliğimizi bu süreç içinde geliştirdik.”

Lufthansa, Türkiye’ye uçtuğu ilk yıllarda alçakgönüllü bir seyir izledi. İlk İstanbul seferinden beş yıl sonra Ankara’ya, sonra İzmir’e, daha sonra da Türkiye’deki diğer şehirlere uçmaya başladı. Bundan 25 yıl önce Türk Havayolları ile güçlerini birleştiren Lufthansa, Sun Express havayollarını kurarak Almanya ile Türkiye’deki birçok şehir ve tatil yöresi arasında uçuşlar düzenlemeye başladı.

Önümüzdeki kış sezonunda Lufthansa, İstanbul ve Ankara’dan Frankfurt ve Münih’e olmak üzere, haftada toplam 25 sefer düzenleyecektir. İsviçre Grubu’na ait olan Edelweiss Havayolları, Antalya ile Zürih arasında haftada 2 sefer düzenleyecektir.  

Yeni Genel Müdür 

Lufthansa’nın 60. yılını kutlama etkinliğine katılan Goudarzi-Pour’un yanısıra, Lufthansa’nın Kuzey Afrika, Orta Doğu ve Türkiye Kıdemli Satış Direktörü Frank Van den Steen de hazır bulundu ve Lufthansa’nın yeni Türkiye Genel Müdürü Sayın Kemal Geçer’i tanıttı.

Van den Steen basın toplantısında şöyle konuştu: “Lufthansa, Türkiye’de faaliyetlerini sürdürdüğü 60 yıldan bu yana, Türkiye’ye her zaman, en yetenekli yöneticilerini gönderdi. Türkiye’ye gelen tüm ülke yöneticileri, ticari zekâlarıyla katkı yapmanın yanı sıra, Lufthansa ile Lufthansa Grubu Havayolları ve Türk seyahat sektörü arasındaki bağları daha da güçlendirmek için özel bir tutkuyla çalıştılar. Kemal Geçer, bu özel görevi daha da ileriye taşıyacaktır.”  

Antalya’da doğan Geçer (32), geçtiğimiz yıl içinde Lufthansa Türkiye’nin satış ekibini başarıyla yönetti. Wuppertal Üniversitesi Schumpeter School of Business and Economics’de yüksek lisans yapan Geçer, Almanya’nın önde gelen şirketlerinden bazılarına danışmanlık yaptı. Geçer, ayrıca, Avrupa pazarına girmek isteyen şirketlere danışmanlık hizmeti veren Avrupa Türk İş Merkezi’nin kurucusudur.

Van den Steen sözlerini şu şekilde tamamladı: “Geçer’in, yenilikçi düşünce tarzı ve taze yaklaşımıyla, İstanbul ve Türkiye’deki sadık müşterilerimize en iyi ve en başarılı şekilde hizmet vereceğine, benim ve Lufthansa yönetiminin inancı tamdır”.

Geçer görüşünü şu sözlerle açıkladı: “Lufthansa’nın havacılık sektöründe 90 yıllık birikimi ve mirası var. Hedefimiz, deneyimimizden güç alarak havacılık sektöründe lider olmaya devam etmek, Frankfurt merkez havalimanımızdan yeni destinasyonlara açılarak yine bir numara olmak ve esas gücümüzü oluşturan faaliyet alanlarımızı geliştirmektir.

Lufthansa’nın dijital yaklaşımı, o güçlü yönlerimizden birisidir. Önümüzdeki haftalarda Lufthansa’nın websitesi LH.com, Türkçe hizmet vermeye başlayacaktır. 

“Yıl dönümümüze denk gelen bu müthiş gelişme, sadık Türk müşterilerimiz için güzel bir hediye” dedi Geçer.

Geçer’e göre Lufthansa Grubu şirketlerinin Türkiye’deki başlıca amacı, seyahat sektörüne yatırım yapmaya devam etmek ve Türkiye’yi Lufthansa’nın dünyadaki engin destinasyon ağı ile birleştirmektir.

Geçer şu açıklamayı yaptı: “Türkiye’deki seyahat ve havacılık sektörünün birçok fırsat sunduğuna inanıyor ve Lufthansa’nın ülkede yararlı bir rol oynamaya devam etmesinden gurur duyuyoruz. Hizmet şirketlerimiz, lojistik, bakım hizmetleri ve catering alanlarında önemli çözümler bulabilirken, Lufthansa Grubu havayolları ise hem iş seyahatleri, hem turizm amaçlı önemli bağlantılara ve destinasyonlara kavuşuyor.” 

Lufthansa Grubu, çok yıllık yatırım programı çerçevesinde, 61 yıl önceki kuruluşundan bu yana en geniş kapsamlı filo yenileme programını gerçekleştiriyor. Önümüzdeki on yıl içinde toplam değeri 36 milyar Euro (liste fiyatı) olan 260’dan fazla yeni uçak filoya katılacaktır. Bunlara, 34 adet Boing 777-9x ve önümüzdeki yıldan itibaren hizmete alınacak olan 25 adet geniş gövdeli Airbus A350-900’ler de dahil. 2016 yılında filoya 52 uçak katılıyor, her hafta yeni bir uçak.

Geçer sözlerini şu şekilde tamamladı: “Bu, gerçekten her havayolu için ulaşılması zor bir başarıdır. Bu vesileyle sadık müşterilerimize, seyahat sektöründeki partnerlerimize ve havacılık sektöründe global bir lider konumuna gelmemizi Türkiye’de ve tüm dünyada, Lufthansa’nın kuruluşundan itibaren, öncü bir ruh ile desteklemiş olan tüm çalışanlara teşekkür etmek istiyoruz.”