Genelkurmay?ın Kapı Komşusu, Bakanlığı Terk Etmedi

FETÖ/PDY terör örgütü tarafından girişilen 15 Temmuz darbe gecesine ilişkin yeni detaylara ulaşıyoruz.

 

Genelkurmay’ın 50 metre uzağındaki nizamiye komşusu Kalkınma Bakanlığı. O gece geç saatlere kadar bürokratlarıyla toplantı halinde olan Kalkınma Bakanı Lütfi Elvan, duyduğu bir iki el silah sesine korumalarını göndererek neler olduğunu sorduruyor. Koruma amiri, Genelkurmay nizamiyesinden intihar girişimi bilgisini Bakan’a aktarıp, güvenlik ekibini uyarıyor.

 

İlerleyen saatlerde İstanbul’da köprünün tutulması, Ankara üzerindeki alçak uçuşlar, Bakan Elvan’ı kuşkuya düşürmüş. Hemen telefona sarılan Elvan, Başbakan’ı arayıp durum hakkında ilk bilgileri veriyor.

 

Ardından Mersin ve Konya Valilerini cep telefonundan arayarak, illerinde bir hareketliliğin olup olmadığını soruyor. Tüm bu gelişmeler 22.15 civarında yaşanıyor. Bakan Elvan’ın yakın ekibi, (müsteşarı, özel kalem müdürü, basın danışmanı, danışmanlar) yanında durup bir yere ayrılmıyor. Oysa bu darbe girişiminde Genelkurmay’ın yanı başında olan Kalkınma Bakanlığı, ilk ele geçirilebilecek yerlerden biri olarakta duruyordu.

 

FETÖ/PDY örgütü tarafından darbe girişimi ayyuka çıkınca, Bakan Elvan hemen kriz masasını kurup Mersin ve Konya illerini yönetmeye başlıyor. Elvan, Mersin ve Konya’dan aldığı bilgileri, aktardığı talimatları ve Ankara merkezinde yaşanan gelişmeleri telefon trafiği ile an be an Başbakan’a aktarıyor.

 

Bu darbe girişiminin püskürtülmesinde önemli bir kırılma noktası da Mersin’de yaşandı. Ve Mersin o gece adeta tarih yazdı.

 

Mersin’de 5 vali yardımcısı FETÖ/PYD terör örgütü üyesi olması, bir ilçe emniyet amirinin bu gruba destek vermesi, Mersin Garnizon ve Akdeniz Bölge Komutanı Tuğamiral Nejat Atilla Demirhan’ın, gemiyle Mersin’e saldıracak olması bu şehri yazdığım gibi önemli kılıyor.

 

Elvan, Mersin Valisi Özdemir Çakacak ile yaptığı görüşmede, Amiral Nejat’ın teslim olmaması halinde çatışarak indirilmesi talimatını veriyor.

 

Mersin Valisi Çakacak, Jandarma Albay Hasan Basri Uçar’ı arayıp darbe işinde olup olmadıklarını soruyor. Uçar, devlete ve hükümete bağlıyım sözünden sonra, özellikle jandarma içindeki FETÖ/PDY hücreleri harekete geçme imkanı bulamadan darbe püskürtülmüş oldu.

 

Elvan, Valiye aktardığı talimat doğrultusunda Albay Uçar, tüm birliklerin emniyet tedbirlerini almasını, ‘Darbeciyim’ diyen kim olursa olsun etkisiz hale getirilmesini, direnmeleri durumunda vurulması emrini veriyor.

 

Bir Mersin, bir Konya ile görüşen Bakan Elvan, gelişmeleri Başbakan’a aktırıyor ve durumları hakkında sürekli bilgi alış, verişinde bulunuyordu.

 

Konya Valisi Yakup Canbolat ile cep telefonundan konuşan Elvan, FETÖ örgütüne karşı tedbirleri arttırarak almalarını, Konya’da askeri üs olması sebebiyle önemine dikkat çekiyordu. Vali Canbolat, bu görüşmeden sonra belediye başkanlarına, belediye araçlarını askeri birliklerin giriş ve çıkışını engelleyecek şekilde pozisyon almalarını istiyor.

 

Bu duruma karşı gelecek veya isteksiz davrananların gözaltına alınması talimatını veren Canbolat, asayişi sağladıktan sonra Bakan Elvan’ı arayıp durumu hakkında bilgi veriyor.

 

Ankara’nın zifiri karanlığını skorsky helikopterinden açılan ateşle aydınlatırken, canı pahasına o ateş çemberinden geçerek, Çankaya Köşküne ulaşan Bakan Lütfi Elvan, Mersin ve Konya’yı zapturapt altına aldığının mesajını Başbakan Binali Yıldırım’a aktarıyor ve gelişmeleri buradan takip etmeye başlıyordu.

 

TV ekranlarına çıkan Bakan Elvan, kamuoyunu meydanlara çağırırken, hem iki il hakkında bilgi veriyor, hem diğer şehirlerdeki durumu kamuoyuyla paylaşıyordu.

 

Mersin kozmopolit bir şehir. Doğudan büyük göç alıyor. Seçimlerde Mersin Milletvekili olan Bakan Lütfi Elvan ile gezerken rastladığım bir olayı da burada aktarmakta sakınca görmüyorum. Zira, Elvan’ın seçim programını organize edenler, her gelen açılış ve ziyaret taleplerini listelerine almalarına rağmen, Bakan Elvan bunları tek tek incelettiriyor ve olası bağlantı var ise hemen gündeminden çıkarıyordu.

 

Eski il yönetiminde var olan bağlantıları tek tek tespit edip bunları da partiden göndermişti. Olaylara tanık bir gazeteci olarak, Bakan Lütfi Elvan’ın ne kadar doğru bir iş yaptığını paylaşmak istedim.

 

15 Temmuz gecesi yaşananların karşısında, Türk halkının demokrasiye sahip çıkan yürüyüşü, takdire şayandır. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın halka, “meydanlara çıkın” mesajı, Başbakan’ın darbe karşıtı sözleri, Bakanların ateş hattı altında canı pahasına meydanlara çıkması, demokrasi yolunda Türkiye’nin altın harflerle yazılmış bu yüzyıldaki destanıdır.