Ankara'da yeni yatırım atağı

ASO 1. OSB'nin yeni seçilen yönetim kurulu Ekonomi Muhabirleri Derneği üyeleri ile bir araya geldi.

Gündemdeki konulara ilişkin değerlendirmelerde bulunup, dernek üyelerinin sorularını yanıtlayan Durukan, gıda ürünlerinin ithalatında gümrük vergilerinin sıfırlanması konusunda, şu değerlendirmelerde bulundu:

"Yurt dışından ithal yöntemiyle gelen gıdalar ilk başta ucuz gelebilir. Bunu 1980'lerde ABD'den gelen Carlos pirinçlerinde gördük. Bir süre sonra gördük ki bütün pazarı kaptılar ve tedricen fiyatları yükselttiler. Pirinç, kırmızı mercimek, yeşil mercimek... Bir süre sonra bunlar ithal geldikçe köylülerimiz bunları ekmemeye ve üretmemeye başladılar. Daha sonra zararını gördük. Fiyatlar yükselince bir sene sonra ekileceğini ve fiyatların kendi kendine düşeceğini düşünüyorum. Aynı şey ette de geçerli. Damızlık getirip, mutlaka burada üretmemiz gerekiyor. " dedi.

- "Zeki çocuklar doktor oluyorlardı"

Türkiye'de eğitim sistemini değiştirecek ASO Teknik Koleji'ni kurduklarını ifade eden Durukan, Almanya'daki bir teknik kolejdeki tüm özelliklerin bu okulda da bulunduğunu anlattı. Durukan, öğrencilerin 12 kişilik sınıfta 6 CNC tezgahı ile eğitim aldıklarını söyledi. Bu projeyi çok önemsediklerini vurgulayan Durukan, Ankaralı sanayiciler olarak 60 bin metrekarelik bir arsayı okula vakfettiklerini belirtti.

Çok başarılı öğrencilerin okullarını seçmeye başladığını dile getiren Durukan, "Zeki insanlarımız hep doktor oluyorlardı. Bunun için Almanlar Mercedes'i, Siemens'i yapıyordu. Bunu değiştirmek zorundayız. Çocuklarımız çok iyi bir okulda okumak, mühendis olmak ve iş garantisi gördükleri için okulumuza geliyor. Bunlar 14-15 yaşında pırıl pırıl çocuklar." dedi.

Durukan, ara eleman yetiştirmeye yönelik de yeni bir okul açacaklarını kaydetti.

- "En az 2 bin çalışana ihtiyaç var"

Durukan, ayrıca sanayiciler olarak çalıştıracak personel bulamadıklarını söyledi. OSB'de her fabrikanın başında "işçi alınacaktır" yazdığına dikkati çeken Durukan, işsizlik konusundaki değerlendirmelere katılmadıklarını ifade etti.

OSB'de yaklaşık 40 bin kişinin çalıştığını anlatan Durukan,  en az 2 bin kişilik de ihtiyaç olduğunu vurguladı. Durukan, "Makinelerimizin başına koyacağımız yetkin insanlar yok. Birşeyler öğretiyoruz, 3 ay sonra gidiyor. İnsanlar çalışmak istemiyorlar. Sadece masa başı istiyorlar. Mühendisten daha iyi ücret alan elemanlarımız var." diye konuştu.  

Önümüzdeki 10-15 yıl içinde en büyük zorluğu şuanda üniversite ve liseyi bitirenlerin yaşayacağını dile getiren Durukan, "Her istedikleri oldu. Doyumsuz bir haldeler. Çocukların zorluğu görmesi lazım." değerlendirmesinde bulundu.

- Nükleer enerjiden 8 milyar dolarlık beklenti

Durukan, Türkiye'nin nükleer enerji santrallerine yatırım yapmasıyla bu alanda yaklaşık 15 bin yetişmiş insan gücüne ihtiyaç olacağını söyledi. 

Yeni satın aldıkları bir fabrika binasını eğitim tesisini dönüştürdüklerini anlatan Durukan, burada nükleer enerjide çalışacak ara eleman için sertifika verecek bir eğitim hizmeti sunacaklarını belirtti.

Durukan, 3-4 ay içerisinde binaların hazır hale geleceğini, ardından eğitimlere vakit geçirmeden başlanacağını bildirdi.

Ankara'daki sanayicilerin nükleer enerji konusunda alabilecekleri sorumluluklara ilişkin de değerlendirmelerde bulunan Durukan, "Nükleer enerji faaliyete geçtiğinde 1. OSB'ye yaklaşık 8 milyar dolar civarında olumlu etkisi olacak. Çünkü oraların tüm malzemelerini, ihtiyaçlarını bölgemizde yapmayı planlıyoruz. Ankara bu konuda yetkindir, iyi fabrikalarımız var. Bu konuda kendimize güveniyoruz." dedi.

- OSB alanı 2 katına çıkacak

Mahmut Nedim Durukan, OSB'de 11 bin dönümlük arazide 320 fabrikanın faaliyet gösterdiğini, yeni bir atakla 11 bin dönümlük yeni bir alanı bünyelerine katmak üzere olduklarını bildirdi. Durukan, şöyle konuştu:

"Yeni bölgemizde sadece Hidromek'e 1 milyon metrekare yer verdik. 700 bin metrekare kapalı alan yapacak ve dünyanın en büyüğü olmaya aday. Verdik, 1 milyon metrekare daha istiyor. 11 bin dönümün yaklaşık 5 milyon 500 bin metrekaresi bina yapılır halde ve satılmış vaziyette. Ülkede yatırım yok değerlendirmelerine kesinlikle katılmıyoruz. Biz devletten kamulaştıracak yer bulamıyoruz.

Paramızla yatırım yapıyoruz. Devletin fabrikalarımızda herhangi bir katkısı yok. Bizim bölgelerimizde herhangi bir teşvik yok. 11 bin dönüm 2 sene içinde bitmiş olur ve yatırımcılarımıza veririz. Herkes hazırda bekliyor."

- "Yerli otomobili el birliğiyle yapabiliriz"

ASO 1. OSB Yönetim Kurulu Başkan Vekili Mevlüt Açıkgöz de yerli otomobil üretimi konusunda yapabilecekleri katkılara ilişkin, "Tek başına yatırım rakamları korkutuyor. Çok hızlı da gelişen bir teknoloji. TOBB'un önderliğinde bir ortak girişim grubu, sermaye yapısı oluşturularak el birliğiyle bu işi yapabiliriz. Sanayi, ticaret odalarının içinde olduğu, dışarıdan müteşebbislerin de bulunduğu bir sermaye yapısıyla bu işe girebiliriz. Burada top TOBB'da, ne yapacak göreceğiz." değerlendirmesinde bulundu.

Açıkgöz, Körfez'de Katar merkezli krizin Türkiye'ye etkileri konusundaki soruya karşılık, "Asıl mesele Katar'ın yönettiği para. ABD bu baskıyla onun bir bölümünü alacak. Bu paranın bir bölümü de bize gelecek. Konuşulan para 50 milyar dolar. Böyle bir para bize gelecekse bırakın Katar'da yaptığımız işleri kaybedelim. Bence Katar'ın parası buraya gelecek ve burada daha güzel işler yapılacak. Getirisi götürüsünden fazla olacak ve Katar krizi bizim hayrımıza olacak diye düşünüyorum." yanıtını verdi.