YAZARLAR

Tüm Yazıları Kazım Saymalı

Amasya Genelgesi?ni doğru anlamak

22.06.2017 00:00

Birinci Dünya Savaşı sonunda çok ağır koşullu Mondros Silah Bırakma Anlaşması imzalanmış; emperyalist güçler, bu anlaşmaya dayanarak ülkemizi işgal etmişlerdir. Ülkemizi işgalden, ulusu tutsak olmaktan kurtarmak için çaba harcaması gereken Sultan Vahdettin ve Hükûmeti, işgalcilerle işbirliği içinde olmuştur.

Türk ulusu, Atatürk’ün önderliğinde topyekûn bir Kurtuluş Savaşı’na girişmiştir. Bu savaşı kazanarak hem Mondros Anlaşmasını hem de Sevr Barış Antlaşmasını parça parça etmiştir. Kurtuluş Savaşı’nın ateşi Amasya Genelgesi ile yakılmıştır. Bu nedenledir ki Amasya Genelgesi’ni doğru anlamak gerekir.

Atatürk, Ordu Müfettişi görevi ile 16 Mayıs 1919’da Köhne, pusulası bozuk Bandırma Vapuru ile İstanbul’dan ayrılmış, İngiliz savaş gemilerinin takibinden kurtulmak için kıyıyı takip ederek Samsun’da karaya ayak basmıştır(19 Mayıs 1919). Samsun’daki çalışmalarını tamamladıktan sonra Havza’ya gelmiş, askerî ve sivil yetkililere direktifler vererek örgütlenmenin ilk adımını atmıştır. Havza’dan Amasya’ya geçmiştir.

Atatürk, kendisinin isteği üzerine Amasya’ya gelmiş bulunan Rauf Orbay, Ali Fuat Cebesoy ve Refet bele ile birlikte ortak bir karar metni hazırlamıştır. Bu karar metni, son biçimini alınca 21 Haziran 1919 gecesinde üçü resmî (Atatürk, Ali Fuat Cebesoy v Refet Bele), biri resmî olmayan (Rauf Orbay) dört komutan tarafından imzalanmıştır. Amasya’da alınan kararları Erzurum’daki kolordu komutanı Kâzım Karabekir Paşa ile Konya’daki II. Ordu Müfettişi olan Mersinli Cemal Paşa da benimsemiştir. Bu karar metni, 22 Haziran’da genelge olarak yayımlanmıştır. Amasya Genelgesi adıyla bilinen bu kararların önemli maddelerine göz atalım:

  1. “Yurdun bütünlüğü, ulusun bağımsızlığı tehlikededir.” Bu madde ile deniliyor ki: Ey ulus! Uyan ülke elden gidiyor. Seni köle ve tutsak yapmak istiyorlar. Yurduna, özgürlüğüne, bağımsızlığına sahip çıkmalısın. Bunun için ne gerekiyorsa yapmalısın. Amasya Genelgesi’nin bu maddesi hem bir ayaklanma çağrısı, Kurtuluş Savaşı’nın ilanı hem de toprak bütünlüğünün tapu senedidir.

  2. “İstanbul Hükûmeti, üzerine düşen sorumluluğu yerine getirememektedir. Bu durum, ulusumuzu yok olmuş gibi gösteriyor.” Deniliyor ki: İstanbul Hükûmeti’nden hayır yok. Kendi başımızın çaresine bakacağız, kendi göbeğimizi kendimiz keseceğiz. Türk ulusu yok sayılamaz, yok edilemez.

  3. “Ulusun bağımsızlığını, yine ulusun azim ve kararı kurtaracaktır.” Bu madde “ Egemenlik kayıtsız koşulsuz ulusundur.” Laik ilkesinin temelini oluşturmaktadır. Yani devletin ve toplumun yaşam biçimine herhangi bir dinsel kurum, kuruluş, veya kişiler yön veremeyecektir. Yeni kurulacak devletin ulus devlet olacağını, laik temele oturacağının göstergesidir.

  4. “Ulusun içinde bulunduğu durum ve koşulların gereğini yerine getirmek ve haklarını gür bir sesle dünyaya duyurmak için her türlü baskı ve denetimden uzak ulusal bir kurulun varlığı zorunludur.” Bu madde de hem meclisin Anadolu’da toplanacağı hem de “egemenliğin kayıtsız koşulsuz ulusa ait olduğunu” vurgulamaktadır.

  5. “Anadolu’nun her bakımdan en güvenli yeri olan Sivas’ta hemen ulusal bir kongrenin toplanacağı kararlaştırılmıştır.

  6. Bunun için tüm illerin her sancağından ulusun güvenini kazanmış üç temsilcinin en kısa sürede yola çıkarılması gerekmektedir. Ayrıca Erzurum Kongresi sonunda temsilciler de Sivas Kongresine katılacaktır.

3., 4., 5.,6. Maddeler, padişahı ve İstanbul Hükûmetini devre dışı bırakmakta; egemenliğin kayıtsız koşulsuz ulusun elinde bulunduğunu ve ulus ve devlet için alınacak her tür kararın ulusun temsilcileri tarafından alınacağını vurgulamakta; kurulacak devletin ulus devlet ve laik olacağını bildirmektedir.

Kısaca belirtirsek Amasya Genelgesi, birliği ve bütünlüğü sağlama; ulusal egemenliğe dayalı, laik bir devlet kurma; işgalcilere, işgalcilerle işbirliği içinde olanlara karşı bir baş kaldırı eylemidir. Atatürk, Amasya Genelgesi ile dış dünyaya şöyle diyor: “Padişah ve hükûmeti Türk ulusunu temsil etmiyor; Türk ulusu ile konuşacak, tartışacak bir durumunuz varsa Sivas’ta toplanacak Kongre’nin seçeceği temsilcilerle konuşacak ve anlaşacaksınız.”

Amasya Genelgesi doğru anlaşılmadan Erzurum, Sivas Kongrelerinde alınan kararları, Türkiye Büyük Millet Meclisinin kuruluşunu ve çalışmalarını, Kurtuluş Savaşı’nın demokratik kurallar içinde yürüttüğünü anlamak olanaksızdır.

Haberler

Gündem

UND, tır sürücülerinin 'acil ve öncelikli' olarak Schengen vizesi alabilmesi için destek istedi

Ekonomi

23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı kutlanıyor

Gündem

Cumhurbaşkanı Erdoğan: Terörü öyle ya da böyle yok edeceğiz, kararlıyız

Gündem

TBMM'nin açılışı, kurtuluş mücadelesinin en önemli safhalarından biri oldu

Gündem

"Irak ziyaretim ve anlaşmalar Türkiye-Irak münasebetlerinde yeni bir dönüm noktası teşkil edecek"

Gündem

"Kalkınma Yolu Projesi" ile Avrupa'nın her ülkesine kesintisiz ulaşım sağlanacak

Gündem

Türkiye'nin "aşı üretim üssü" için çalışmalar hızla sürüyor

Ekonomi

Uzmanlar, alışverişlerde "IBAN ile ödeme"lerin artması nedeniyle tarafları uyardı

Gündem

İstanbul'da kuvvetli yağış nedeniyle trafikte aksamalar yaşanıyor

Gündem

ÖSYM'nin dünyadan izole sınav merkezi kapılarını ilk kez açtı

Ekonomi

Tokat'ta 5,6 büyüklüğünde deprem

Otomotiv

TOGG, üçüncü modeli T8X'in çalışmalarına başladı